GÖRÜNTÜLÜ

Zagros dağlarında gerilla ile yolculuk

Zagros dağlarında gerillalarla olan yolculuğum devam ediyor. Yolculuğumda, ülkesi için savaşıp ölüme giden ve bunu da gülerek yapanları gördüm...

Gerillalar, "Biz yaşamı çok sevdiğimiz için, yaşam uğruna canımızı veriyoruz" diyorlar. Kalemimin boynu, şu an yaşadığım hakikate karşı bükülmüş durumda. Ama ne olursa olsun, bu kahramanlıklar tarihe yansıtılmalı. Bilinsin ki, sömürgeciliğin zulmüne haykıran sonsuz bir çığlık var.

Gerilla Çekdar Zinar da, Elîşêr Tepesi'nde direnip sonra yaşamını yitiren bir gerillaydı. Asıl adı Ahmet İpek’ti. Aslen Mêrdînli olan Zinar, 2011 yılında PKK’ye katılmıştı. Çekdar, yoldaşlarını kurtarmak için kendini siper etti. Doğrusu gerillada açık bir şekilde şunu gördüm. Bir yoldaşlarını kurtarmak için kaç gerilla kendini adeta kalkan yapıyor. Çekdar da tepede savaşırken Türk savaş uçakları ile yaşamını yitirmişti. Zagros yolculuğumda gerilla Çekdar bana çok yardımcı olmuştu. Yoldaşları arasında çok seviliyordu. Tepeye gitmeden önce onun duygularını anlatan bir görüntü çekmiştim. Aslında bu görüntü Elîşêr Tepesi'nin bir aynası gibiydi. 

'DÜŞMANIN VARLIĞI BİZİM İÇİN HAKARETTİR'

Sizi, bu dağların duygularıyla bir olmuş Çekdar’ın kendi sözleriyle baş başa bırakmayı istiyorum:

"Belki gidip geri dönemeyiz. Hiçbir zaman pişman olmadım. Tersine çok gururluyum. Faşizme karşı her zaman savaşacağım. Toprağıma, ülkeme göz dikenlere karşı savaşacağım. Kanımın son damlasına kadar mücadele edip, yoldaşlarımın intikamını alacağım. Bugünün intikamı değildir alınan, atalarımızın, dedelerimizin intikamıdır. O kadar halkımız katledildi. Bu o kadar rahat olmamalıdır. Bunun hesabı sorulmalıdır. Düşmanı rahat bırakmayacağız. Kürdistan’da olduğumuz sürece, düşmanın rahat hareket etmesine izin vermeyeceğiz. Her şehadetin bizim için farklı bir önemi ve anlamı vardır. Bu topraklarda yaşayan her bir kahraman, büyük bir amaç için bedeller ödeyerek yaşamını yitirmiştir. Adım attığımız sürece şehadetler de yaşanacaktır. Tabii bunun önemi, anlamını kavramak ve bu değerlere layık olmak onları duygu ile yaşatmakla olur. Yoldaşlık ruhunu sevgiyle yaşatabilmek için her zaman hissetmek gerekir. Hissetmeyen bu acıyı da yaşayamaz. Che Guevara diyor ya; ‘eğer dünyanın öbür ucunda bir çocuğa vuruluyorsa ve devrimci bu acıyı hissetmiyorsa, o zaman devrimciliğinden şüphe duymalıdır' diye.

Kürdistan’da her tür faşizm yürütülüyor. Kapitalist modernitenin etkisi altına alınmış durumda. Tüm bunlara karşı bomba olup onların içinde patlayacağız. Hiçbir zaman düşmanın topraklarımıza girmesine ve yaşamasına izin vermeyeceğiz. Onların Kürdistan’daki varlığı bize hakarettir…"