Şehit Berfîn’in zafer çığlığı ihanete sıkılmış bir isyan kurşunudur

Kurdistan dağlarında destan yazan binlerce kahramandan biri olan Berfîn Rêbaz’ın zafer çığlığı, ihanete sıkılmış bir isyan kurşunudur.

Kurdistan toprakları tarihte hep iki duyguyu bir arada yaşamıştır. Çünkü bir tarafı tarifi belirsiz bir şekilde insanları ile gurur duymuş ve herkese kafa tutan bir cesaret sergilemiş, diğer tarafı ise içte yaşanan ihanetlerin acısı ile kıvrım kıvrım kıvranmıştır. Acı dolu ağıtları üzerinden eksik etmemiş, gözyaşlarını sel yapıp ihaneti, yani üzerine sürülen kara lekeyi yıkayarak silmek istemiştir.

Ama bugün yaşanan direnişin büyüklüğü karşısında ihanet bile Kurdistan’ı üzmeye yetmemiştir. Artık ihanete karşı daha keskin ve kararlıdır. Asla ihaneti barındırmayacaktır bu topraklar. Kurdistan bundandır ki, bugün tarihin her döneminden daha gururlu ve başı diktir. Çünkü yıllardır tek karış toprağına el atmaya cesaret edenlerden hesap soran kahraman gerillalar yanında. Her şeylerini Kurdistan’ın toprağından, dağından, taşından, doğasından alan bu gerillalar da, kendilerinden en değerli olan varlıklarını ona armağan ediyorlar.

Sara Ahmed (Berfîn Rêbaz) Kurdistan’ın Başûr parçasında KDP’nin yürüttüğü ihanet çizgisine karşı büyük bir kin ve öfke ile savaşan ve kahramanca bir şekilde yaşayıp şehadete ulaşan bir gerilla olarak tarihe büyük bir miras bırakanlardandır.

Sara Ahmed, aslen Kurdistan’ın Başûr parçasındandır. Sara, toprağına ve ulusal değerlere bağlı bir ailede dünyaya gelir. Emeğin değerini ailesinin mütevazı yaşam tarzından öğrenir. Emekçi ve çalışkan bir genç kadın olarak yetişen Sara Ahmed, daha çocuk yaşlarda kadının toplumdaki ezilmiş ve yok sayılmış karakterini kabul etmez ve çevresinde gördüklerine karşı hep bir öfke içerisinde büyür. Çevik, atik ve enerjik bir kadın olan Sara, etrafındaki insanlara da bu enerjisini yansıtır. Kendisini sıradan bir insan olarak görmez ve asla normal bir yaşam hayali kurmaz. Bir Kürt kadını olarak toprağına bağlı ve yurtsever yanları ön planda olsa da bununla yetinmez. Kurdistan topraklarının haince parçalanması ve her devletin Kürt halkı üzerindeki işkence sistemine karşı hep tahammülsüzdür. Sara’ya göre; toprağın talan edilip halkın sömürülmesi öyle basite alınıp görmezden gelinecek bir durum olmamalıdır ve bunun için her Kürt insanı üzerine düşeni yapmalıdır.

KURTULUŞUN UMUT KAPISI PKK’DİR

Ve Sara, bunun kurtuluşunun sadece PKK saflarında olduğunu görür. PKK hem siyasi hem de askeri bir hareket olarak, Kürt halkının ve tüm ezilen halkların tek ve mutlak çaresidir. Tek çözüm gücü olan bu harekette yer almak ve savaşmak için kendine bir yol çizer.

Kurdistan özgürlük savaşçılarının Kurdistan için canlarını feda etmesi Sara’yı çok etkiler. Ve araştırdıkça, duydukça onda bir tutku uyandıran PKK, kesinlikle içerisinde olmak istediği tek yerdir. Sara, ailesinin de örgüte sempati duyması ve yurtsever bir aile olması için büyük çaba sarf eder. Kurdistan’ın mutlak özgürlüğünün ancak Önder Apo’nun felsefesi ve ideolojisinde olduğunu gördükçe bunu çevresine de kavratmaya çabalar. Hayal edilen tüm güzelliklerin ancak özgürlük dağlarında savaşılarak kazanılacağını görür. Ve Sara artık Berfîn Rêbaz olarak örgüt saflarındaki yerini alır.

Artık Berfîn de özgürlük halayına duranlardandır. Kurdistan dağlarının güzelliklerini partide yaşadığı her günde daha net görecektir. Artık o da PKK militanları arasında bir kurtuluş deryasıdır. Umut kapısıdır özgür bir geleceğe. Aşkla ve tutkuyla bu yolda ilerleyecek. İnsan olmanın en güzel yanlarını gerillalardan öğrenecek ve bunu tüm insanlığa mal etmek için yaşamın her anında büyük bir umut ile yol alacaktır. Düşmana olan öfkesi Önderliğin esareti devam ettikçe, hiç sönmeyen bir ateş gibi yüreğini kavuracak ve yaptığı hiçbir şeyi yeterli görmeyecektir. 2016 ve 2018 yıllarında Zap alanında Türk devleti ve özgürlük gerillaları arasında yaşanan savaşta yer almıştır. Bu alanda birçok eylemde yer alarak yoldaşlarına örnek olurken, ihanetçi çizgide ısrar eden işbirlikçi güçlere karşı ise tokat niteliğinde bir duruş sergilemiştir. Zap alanının destansı ruhunu kendinde yaratan YJA Star gerillası Berfîn Rêbaz, kendisini kadın kurtuluş ideolojisinde derinleştirmek ve Başûrê Kurdistan’da yaşayan kadınların çığlığına cevap olabilmek için yönünü Garê alanına; Şehîd Bêrîtan Akademisi’ne çevirir.

Berfîn, akademide büyük komutan şehit Bêrîtan’ın ihanet çizgisine karşı asil duruşunu anlayan ve uygulayan bir militan olmak için, akademi kimliğinin cevherini kendinde yaratma çabasını gösterir. Akademiden aldığı güç ve potansiyeli pratikleştirmek için yönünü Metîna alanına çevirir. Metîna alanında büyük bir emek ve zorlu pratiklerin sahibi olur. Metîna’da ve gittiği her alanda karşısına bir kara leke gibi çıkan KDP’nin ihanet çizgisi, onu bu ihanete karşı daha hırslı bir savaşçı haline getirir. Bu kara lekenin Başûrê Kurdistan’da yaşayan halkın kaderiymiş gibi olmaması ve bunu halkın hak etmediğini düşünmesi, Berfîn’i bu davada daha da güçlendirir. Berfîn, Metîna alanında 2021 yılında işgalci Türk ordusu ve işbirlikçi KDP’nin saldırısına büyük bir iddia ile durur. Bir Apocu militan olarak işgalcileri kendi topraklarından defetmek için düzenlenen birçok eylemde öncü niteliğinde katılım gösterir.

ŞEHİT BERFÎN ÖNDER APO’NUN SAVAŞÇILARINDAN BİRİ OLMAYI BAŞARDI

Berfîn, Kürt halkının kadim destanlarını Kürt dilinin her lehçesinde sergiler. Sesinde isyan barındıran Berfîn, dillendirdiği her şarkıda, özgürlüğün onda yarattığı inanılmaz duyguyu her türlü renkte ve tonda Kürt halkına armağan eder. Gerillanın özlemleri, hayalleri, umutları, isyanları, onun sesinde şekillenir ve ulaşır her kalbe. Berfîn, böyle bir duruşla Kürt halkının gurur duyacağı bir yaşam ve savaşım verir Kurdistan dağlarında. Yaşarken anlayan ve anladıkça uygulayan bir kişilikle, PKK yaşamına katılım gösterir. Düşman, Kurdistan toprağından kovulmalıydı ve Kurdistan’da yaptıklarına pişman olmalıydı. Bir Kürt kadını başkaldırmış ise onu hiçbir engel durduramazdı ki bu kadınlar YJA Star kimliğini taşıyorsa, onların başkaldırısından korkmalıydı düşman. Çünkü YJA Star gerillaları Önderliğin yarattığı, Kurdistan’ın yeni yaşam modelinin, asil koruyucuları ve savaşçıları olarak, düşmanın üzerine korku salan en kararlı gücün temsilidirler. Berfîn’in faşist düşmanın üzerine giderken ki bu duygularını, gözlerindeki ateş kıvılcımında, yüreğindeki çılgın öfkesinde görmek mümkündü.

Berfîn yoldaşlarıyla gittiği her eylemde düşman mevzilerine saldırıyor ve düşmanı alt ediyordu. Öyle bir vakit geldi ki düşman onun varlığından, sesinden, kurşunundan ve ihanete karşı bilinç dolu duruşundan korkar oldu. Düşman onun bu duruşu karşısında çaresiz kaldı ve Berfîn’i haince katletmek istedi. Fakat Berfîn çoktan kendisini Kürt halkı için feda etmiş ve özgürlük halayına durmaya hazır hale gelmişti. Ölüm asla onu yok edemeyecekti. Tam tersi o ölümsüzlük diyarında, ölümsüzleşen bir Kürt kadını olarak, tarihin en şerefli insanı onuruna kavuşacaktı. Ve öyle de oldu. Düşman asla onun şahadetiyle bir başarı elde edemedi. Şehit Berfîn, Şêx Saîd gibi ölümü er meydanında karşıladı ve 11 Haziran 2022 yılında Metîna alanında şehitler kervanına katılarak tarih yazdı.