Akdeniz’deki mülteci dramları: Mare Nostrum ve çatışmalar ölümleri arttırdı

Akdeniz’de son bir haftada en az bin 100 mültecinin yaşamını yitirdiği mülteci dramlarının ardı arkası kesilmezken, İtalya hükümeti mülteci akını karşısında ‘çaresiz’ kaldığını savunuyor.

Akdeniz’de son bir haftada en az bin 100 mültecinin yaşamını yitirdiği mülteci dramlarının ardı arkası kesilmezken, İtalya hükümeti mülteci akını karşısında ‘çaresiz’ kaldığını savunuyor. Mülteci sayısında geçtiğimiz yıla oranla bir artış görülmese de, yaşamını yitirenlerin sayısındaki ciddi artış dikkat çekici.

İtalya, Cumartesi gecesi Libya’dan gelen ve yaklaşık 700 mülteciyi taşıyan geminin batması sonucu dram ile bir haftada iki kez şok yaşadı. Hafta içinde 400 mültecinin yaşamını yitirmesi ardından hafta sonunda yaşanan dram ile bu yıl içinde yaşamını yitiren mültecilerin sayısı bin 600 civarına ulaştı. Geçtiğimiz yıl boyunca Akdeniz’de yaşamını yitiren mültecilerin sayısı ise 3 bin 400 olmuşken, geçtiğimiz yılın Ocak-Nisan döneminde yaşamını yitirenlerin sayısı 50 idi.

Mülteci dramlarındaki artışın nedenlerinden biri olarak mülteci sayısının aşırı artışı gösterilse de, Libya’daki iç savaş nedeniyle şebekelerin giderek daha güvensiz ve küçük gemileri tercih etmeleri de önemli bir etken. Uluslararası Af Örgütü temsilcilerinden Jean-François Dubost’a göre, kötü hava koşullarının yanı sıra şebekelerin gerekli gemileri bulamaması ciddi tehlike oluşturuyor. Dubost, Libya’dan İtalya’ya giden gemilerin bir daha dönmediği ve bu nedenle daha hassas gemi ve teknelere başvurulduğuna dikkat çekiyor.

MARE NOSTUM YERİNE TRITON’UN GELMESİ ÖLÜMLERİ ARTTIRDI

Jean-François Dubost’a göre, İtalya ile Libya arasındaki sularda mülteci dramlarının artmasının bir diğer nedeni de Mare Nostrum adlı kurtarma operasyonlarının Kasım ayında son bulmuş olması. İtalya’nın kendi imkanlarıyla devreye koyduğu Mare Nostrum, Avrupa Birliği (AB) tarafından maddi destek bulmamış ve sonlandırılmıştı.

AB’nin Avrupa Sınır Polisi Frontex’e bağlı olarak hayata geçirdiği Triton adlı operasyonun amacı ise insanları kurtarmaktan ziyade AB sınırlarını korumak. Triton’un kontrol ettiği bölgeler ise genellikle kara sularıyla sınırlı ve mültecileri kurtarmaya yönelik operasyonlar yapılması için yeterli bütçesi de bulunmuyor.

İTALYA SAĞ KALANLARI KARŞILAMAKTA ZORLANIYOR

Özellikle Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki savaş ve çatışmların da etkisiyle mülteci sayısı ciddi artış gösterirken, İtalya’nın mülteci akınıyla baş etmekte zorlandığı bilinen bir gerçek.

İtalya’da mevcut mülteci kampları ve diğer acil karşılama merkezlerinin toplam kapasitesi 80 bin olarak bildirilse de, mültecilerin standartların çok altında koşullarda yaşamaya mahkum edildiği bildiriliyor. Son haftalardaki mülteci girişleriyle beraber binlerce kişinin barınma sorunu olduğu ve İçişleri Bakanı’nın geçtiğimiz hafta valilerden en az 6 bin 500 kişilik ek barınma alanı talep ettiği biliniyor.

Mülteci sayısının artmasıyla birlikte İtalya’daki sağ partiler de anti-propaganda faaliyetlerini arttırdılar. Kuzey Ligi adlı popülist partinin lideri Matteo Salvini, partisinin üyesi olan vali, belediye başkanı ve meclis üyelerinden mültecilere barınma alanı verilmesine engel olunmasını istedi.

170 BİN GİRİŞE KARŞILIK 63 BİN İLTİCA BAŞVURUSU

İtalya’ya geçtiğimiz yıl 170 bin mülteci giriş yaparken, bu kişilerden sadece 63 bin kadarı iltica başvurusunda bulunmuştu. Mültecilerin önemli bir kısmı daha iyi barınma, eğitim ve sağlık hizmeti sunulan Kuzey Avrupa ülkelerini tercih ettiler.

Sadece Almanya’ya ilk kez iltica edenlerin sayısı geçtiğimiz yıl 173 bin olurken, İsveç’e yapılan başvuruların sayısı 75 bini aştı.

2014 yılında Akdeniz üzerinden AB ülkelerine gelen mültecilerin 50 bin kadarı Yunanistan, 7 bin 800’ü İspanya ve 43 bin kadarı da Balkanlar üzerinden giriş yapmışlardı.