Alman hükümeti NSA konusunda ‘yalan söylemiş’

Almanya’da istihbaratın Amerikan gizli servisleri adına dinleme ve takipler yaptığına dair skandalın ardından şimdi de hükümetin NSA skandalı sonrası yaptığı yalan açıklamalar gündemde.

Almanya’da istihbaratın Amerikan gizli servisleri adına dinleme ve takipler yaptığına dair skandalın ardından şimdi de hükümetin NSA skandalı sonrası yaptığı yalan açıklamalar gündemde.

Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) tarafından Almanya’da dinleme ve takip yapıldığının ortaya çıktığı Haziran 2013’ten sonraki ikili müzakereler hakkında yalan söylendiği bildiriliyor. İddiaya göre, Alman hükümeti halkın tepkisini azaltmak için ABD’nin casusluk faaliyetlerinde geri adım attığını gösteren yalan açıklamalar yapıyordu.

Süddeutsche Zeitung gazetesi ile NDR ve WDR televizyonlarının iddiasına göre, Amerikan hükümeti hiçbir zaman Almanya ile karşılıklı casusluk faaliyetlerini sonlandıracak bir No-Spy anlaşmasına yanaşmadı. Habere göre, Alman hükümeti böylesi bir anlaşmaya dair müzakerelerin olduğunu iddia ettiği dönemde kendi halkını kandırıyordu.

ABD’NİN NO-SPY ANLAŞMASI GİBİ BİR ÖNERİSİ YOKTU

Haberlerde yer alan iddialar, Almanya Başbakanı Angela Merkel’in bir danışmanı Christoph Heusgen ile Beyaz Saray danışmanlarından olan Karen Donfried arasındaki maillere dayandırılıyor. Buna göre, Amerikan hükümeti NSA skandalıyla birlikte Almanya dahil birçok ülkenin dinlendiğinin ortaya çıkması ardından herhangi bir taviz vermedi.

Alman hükümeti ise aynı dönemlerde Amerikan hükümetinin bir No-Spy Anlaşması önerdiğini söyleyecek kadar ileri gitmiş ve böylelikle kamuoyunda oluşan tepkileri azaltmayı denemişti. Ancak, Heusgen ve Donfried arasındaki maillerde o dönemde özellikle Başbakanlık’tan sorumlu bakan olan Roland Pofalla tarafından yapılan açıklamaların gerçeği yansıtmadığı görülüyor.

SEÇİM ÖNCESİ MERKEL’İ ZORLAYAN EN ÖNEMLİ KONULARDAN İDİ

Pofalla’nın ABD ile ilişkilere dair bilinçli olarak yalan bilgiler vermiş olmasının özellikle 2013 genel seçimleri öncesinde Angela Merkel’in konumunu kurtarmak amaçlı olduğu biliniyor. Eylül 2013’teki seçimler öncesinde Merkel’i en çok zorlayan konulardan başında NSA’nın Almanya ve diğer dünya ülkelerindeki faaliyetlerine karşı hükümetin pasif duruşu geliyordu.

Ancak hükümetin ABD istihbaratıyla müzakereler yapıldığına ve sert tepki gösterildiğine ilişkin açıklamalar sayesinde kamuoyunun bu konudaki tepkisi hafifletilmişti.