Amed, Van ve Mardin büyükşehir belediyelerinin 19 Ağustos’ta gasp edilmesine karşı başlatılan Demokrasi Nöbeti, 43’üncü gününde devam etti.

Van’daki nöbet eylemine Halkların Demokratik Partisi (HDP) İpekyolu ilçe binası önünde tutulan nöbete HDP'li vekiller Murat Sarısaç, Musa Farisoğulları, Barış Anneleri, TJA’lı kadınlar ile çok sayıda kişi katıldı.

Eylemde "Kayyum idaresi değil, halk iradesi" yazılı bir pankart açıldı. Demokrasi Nöbeti’nde konuşan HDP Amed Milletvekili Musa Farisoğulları, Kürt halkının yıllardır bedel ödeyerek savunduğu demokratik ve özgür yaşam için 43 gündür alanlarda olduklarını ifade etti.

HDP’li vekil, “Kürt halkı ve demokrasi çevreleri çok zor bir tarihi dönemeçten geçiyor. AKP-MHP faşist bloğu, Kürt halkının iradesi nerede öne çıksa oraya saldırıyor. Kuzey Suriye ve Kuzey Irak’a yapılan operasyonların nedeni de budur” dedi.

Farisoğulları, özel savaş konseptine dikkat çekerek, bu konsepttin “çözüm” sürecinin 2014 yılında sonlandırılmasıyla birlikte devreye konulduğunu belirtti.

Bu konseptin asıl gayesinin Kürt halkının iradesini kırıp, Öcalan’a yönelik tecrit sürecini başlatmak olduğunu belirten Farisoğulları, “Leyla Güven ile başlayıp binlerce siyasi tutsağın destek verdiği açlık grevi eylemleri ile bu tecrit kırıldı” dedi.

Farisoğulları, “Ama devlet verdiği sözü tutmadığı için aileler ve avukatlar İmralı adasına gidemiyor. Kayyum darbesi de bununla ilişkilidir. Biz eğer tecridi kıramazsak, baskı ve zulüm politikaları artarak devam edecek. Kayyumları göndermenin yolu İmralı tecridini kırmaktan geçiyor. Bu nedenle bir an önce tecridin kırılması gerekiyor. Başaracak olan biz olacağız” diye ekledi.

Bu konuşmanın ardından Demokrasi Nöbeti şarkılar ve “Wan, Amed, Mêrdîn ya me ye” sloganları ile son buldu.