GÖRÜNTÜLÜ

Aslan: Mutlaka kazanacağız ve bu zalimlerden hesap soracağız

HDP’nin Arap Milletvekili Aslan, Saray saldırılarının sadece Kürtleri hedeflemediğini, HDP üzerinden tüm halkların hedef alındığını söyledi.

Arap halkını temsilen HDP’den Milletvekili seçilen Mehmet Ali Aslan, Saray, AKP, MHP ve CHP’nin, artık ortadan kaldırdıklarını düşündükleri halkların HDP ile yeniden sahneye çıkmasıyla birleşip mevcut darbeyi hazırladığını vurguladı. Darbenin sadece Kürtlere  yapılıyormuş gibi yansıtılarak Türk toplumunda meşruiyet kazandırıldığını belirten Aslan, darbenin tüm halklara yapıldığını kaydetti.

HDP Batman Milletvekili  Mehmet Ali Aslan, AKP-Saray'ın  siyasi soykırım saldırılarına ilişkin ANF’nin sorularını yanıtladı. 

Mevcut saldırı dalgasının sadece Kürtleri hedeflediğini söylemek doğru olur mu?
Şu anda mevcut iktidarın HDP’ye, DBP’ye, seçilmişlere yönelik saldırıları sadece Kürt halkını hedeflemiyor. İktidarın Türkiye’nin batısına yönelik propaganda ve yaptığı manipülasyonlar Kürt halkına her türlü saldırıya meşru zemin oluşturmaktadır. Hükümet en barbar, en antidemokratik uygulamalar sadece Kürtlere yapılıyor şeklinde Türk toplumuna sunarak, tepkileri bu şekilde engelliyor. Zira belirttiğimiz gibi Türk toplumu nezdinde Kürtlere ne yapılırsa yapılsın bunun mubah olduğu algısı oluşturulmuş durumda. Ancak gerçek  sadece bununla sınırlı değil. Bugün sadece Kürt halkına değil, toplumun tüm kesimlerine yönelik olarak, özellikle de Kürdistani halklara ciddi bir baskı ve faşizm uygulaması vardır. HDP ve DBP’de tüm halkların; Arap, Ermeni, Türk, Türkmen, Mıhallemi, Azeri ve Süryani halklarının temsiliyeti var. 
HDP ve DBP üzerinden tüm bu halklara karşı geliştirilen savaş ve insanlık suçu, batıda yaşayan Türk toplumuna sanki sadece Kürtlere yönelikmiş gibi yansıtılıyor. Türk toplumuna “Kürtler zaten ezeli ve ebedi düşmanımızdır, siz onlara yaptığımız saldırılara karşı vatan adına sessiz kalın” deniliyor ve Türk toplumu da bu suçun ortağı haline getirilmek isteniyor. 

‘HALKLARA KARŞI BİRLEŞTİLER’

HDP, Meclis'te halkları içerisinde en fazla barındıran bir partidir.  Saray, AKP ve işbirlikçileri MHP-CHP cumhuriyet tarihi boyunca asimile ettikleri, inkar ettikleri halkları HDP’nin Meclis'te bir araya getirdiğini görerek, hep birlikte HDP’ye saldırı dalgası başlattı. HDP’nin Meclis'e tüm halkları taşıması karşısında Saray ve işbirlikçileri, “Kürtler, yok ettiğimizi düşündüğümüz Ermenileri, Süryanileri, Alevileri ve diğer halkları, inançları yeniden sahneye taşıdı” diye düşündüler ve HDP, bu şekilde saldırılarının hedefi haline geldi. 
AKP ve Saray şu anda tatlı bir rüyada, bu rüyadan uyandırılacaklar. İmkanı yok, halklar bu faşizmin hesabını soracaktır. 

Milletvekilleri ve belediye eş başkanlarının tutuklanmasını nasıl yorumluyorsunuz?
4 Kasım bir darbedir, milletvekillerimizin rehin alınması ve ardından kayyum işgallerinin hız kazanması planlı ve önceden belirlenmiş bir programın uygulanmasıdır. AKP ve Saray'ın gerçekleştirdiği bu darbenin ne dünyada ne ülke tarihinde bir benzeri yoktur. 28 Şubatçılar, Tayyip Erdoğan’ı belediye başkanlığından alıp hapse gönderdiğinde onun yerine kayyum atamadı. 28 Şubatçılar sadece bir belediyeyi, bir kişiyi hedef almıştır. 28 Şubatçılar, Merve Kavakçı’nın dokunulmazlığını kaldırıp onu tutuklamamıştır. Ama darbe ile mücadele ettiği yalanına başvuran şu anki iktidar eş genel başkanlarımız ile birlikte milletvekillerimiz ve onlarca belediye eş başkanımız tutuklu ve belediyelerimiz gasp edilmiş durumda. 

‘KANUN HÜKMÜNDE HAYDUTNAME!'

Tüm bu uygulamalar KHK’ler yolu ile yapılıyor...
AKP, tüm bunları 'kanun hükmünde haydutname' olarak değerlendirdiğimiz kararnamelerle yapıyor! Neden haydutname? Hz. Ömer, Müslüman olduktan sonra diyor ki; 'Ben, bir şey aklıma geldiğinde çok gülüyorum. Biz helvayı hamurla yoğurup putlar yapıyorduk, onlara ibadet ediyorduk, acıkınca da onları yiyorduk.' Şu anki iktidarın, Saray'ın içine düştüğü durum tam da budur. Kendisini bağladığını iddia ettiği bir anayasa, bir hukuk sistemi ihdas etmiş ama acıktığında o anayasayı da yiyor, çiğniyor! Kendi eliyle hazırladığı anayasaya uymuyor; köşeye sıkışınca kabul etmiyor. Hukuk dışı olan her şey haydutnamedir.

'BU TOPRAKLARA AİT DEĞİLLER; GİDECEKLER!'

İşgal edilen belediyelere atanan vali ve kaymakamlar için neler söyleyeceksiniz? 
Buraya atanan valiler, kaymakamlar bu topraklara ait değildir, sömürge valileri ve kaymakamları gibi buralara zorla, güç yoluyla atanmışlardır. Halkımızın gönlünde bunlara yer yoktur. Onlar da buraları kendi toprağı olarak görmüyor ve işgal muamelesi uyguluyor. Bizler binlerce yıldır buradayız ve olmaya devam edeceğiz. Onları buraya halk getirmedi, er yada geç halkın iradesi tecelli edecek ve bunlara hak ettikleri cevap verilecektir. Adil düzen adına geldiler ve seçilmiş halk iradesine saldırdılar. Bu tutuklama, gasp ve işgaller elbette sonuç alamayacak; kazanan halklarımız olacaktır. 
Saddam'ın da bir planı vardı, diğer diktatörlerin de planları vardı. Ama ne oldu, idam etmek isteyenler idam edildiler. Saddam da Kürt liderleri idam etmek istedi ama kendisi idamla yüz yüze kaldı. Mazlum, mağrur ve haklı bir mücadelenin neferleriyiz, mutlaka kazanacağız ve bu ülkeye demokrasiyi getirerek bu zalimlerden hesap soracağız.