Amed'de 15 Şubat 2011’de protesto eylemine katıldığı için “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” iddiasıyla hakkında açılan davada cezası onaylanınca tutuklanarak cezaevine konulan akciğer kanseri Ahmet Bayar’ın sağlık durumu kötüleşti. Görüş için Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’ne giden ailesi, Bayar’ın tekerlekli sandalye ile görüş kabinine getirildiğini, konuşamadığını ve kendilerini tanıyamadığını aktardı. Bayar’ın bir an önce tahliye edilmesini isteyen ailesi, yaşananları protesto etmek için cezaevi önünde açlık grevine başladı.

'HİÇBİRİMİZİ TANIYAMADI...'

Meliha Baykara, kardeşinin ölü gibi tekerlekli sandalyeyle görüş kabinine getirildiğini, telefonla da konuşamadıklarını, son 5 gün ise hiçbir şey yiyemediği bilgisini aldıklarını ifade etti. Baykara, “Kardeşimin günleri sayılıdır. Görüşte 2 kardeşi eşi ve kızı vardı. Hiç konuşamadık onunla. Hiçbirimizi tanıyamadı. Ölü yatağından getirmişlerdi. Onun bırakılmasını istiyoruz. Kardeşimizi alıp eve götürmek istiyoruz. Son günlerini bari evde geçirsin istiyoruz” diye konuştu.

'İHTİYAÇLARINI KENDİ KARŞILAYAMIYOR'

Selma Bayar da babasının 31 Mart’tan bu yana tutuklu olduğunu, 2 yıldır kanser tedavisi gördüğünü, tutuklandığı gün dahi ışın tedavisi için randevularının olduğunu, ancak gelip evden alınıp tutuklandığını söyledi. Bayar, şunları belirtti: “Cezaevi şartlarında babam şuurunu yitirmiş. Hiçbir şekilde ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Cezaevindeki arkadaşlar kişisel ihtiyaçlarını karşılıyor. Yemek ve içmekten kesilmiş. 5 aydır tutuklu olmasına rağmen daha yeni tedaviye başlanmış. O da çok geç kalınmış bir tedavidir. Bizleri tanımıyor. Ağrılarından dolayı duramıyor. Düşünün bir baba kızını, eşini tanımayacak kadar kötü ama hâlâ cezaevindedir. Tekerlekli sandalyeyle görüşe geldi ama konuşamadı bile."

'EYLEMİME DESTEK BEKLİYORUM'

Bayar, cezaevine girmeden önce babasının yüzde 80 raporu olduğunu dile getirirken, idarenin bu raporu ciddiye almadığını, tekrar günlerce hastane yollarında babasının getirilip götürüldüğünü kaydetti. Yapılan tetkikler sonucunda babasına bu kez yüzde 85 oranında rapor verilmesine rağmen yine tahliye edilmediğine dikkat çeken Bayar, Adli Tıp Kurumu’nun verdiği “cezaevinde kalamaz” raporunun da hiçbir işe yaramadığını ifade etti. Bayar, şöyle dedi: “Babamın bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz. Bu şartlarda babam cezaevinde kalamaz. Ben de burada oturma eylemi başlatıyorum. Açlık grevine giriyorum. Herkesin de bu eylemimize destek vermesini bekliyorum. Babam bırakılana kadar da bu eylemden vazgeçmeyeceğim."

Ailenin cezaevi önündeki bekleyişi sürüyor.