PKK'nin örnek komuta kişiliği: Şiyar Amanos

Kürdistan Özgürlük Hareketi'nin komutanlarından Şiyar Amanos (İbrahim Dolanbay), 24 yıllık devrimcilik yaşamına mücadele, emek, fedakarlık, sevgi ve gerçek bir komutanlık sığdırdı...

Avrupa’dan dağlara süren uzun bir yaşamın sahibi Şiyar Amanos, PKK devrimciliğinde önemli görevler üstlendi.

PKK’de komutan kişiliği ile tanınan Şiyar Amanos, 23 Ekim 1973 tarihinde Maraş’ın Pazarcık ilçesinin Salmanpek köyünde dünyaya gelir. Amanos’un ailesi, önceleri Türkiye sol örgütleri ile ilişki içindedir. Bir süre sonra ise Kürt Özgürlük Mücadelesi ile tanışırlar. Şiyar Amanos, dayısının PKK özgürlük mücadelesi içerisinde yer almasından etkilenir ve 1987 yılında Devrimci Yurtsever Gençlik çalışmaları içerisine girer. O dönemler ismi YCK olan örgütlenmenin bölge sorumluluğunu üstlenir. O yıllarda PKK öncülüğünde dönemin en önemli çağrısı olan, ‘ülkeye geri dönüş’ sloganı ile yönünü en erken Kürdistan dağlarına veren örnek bir kişilik olur.

TASFİYECİLİĞİN ORTAYA ÇIKMASINDA BÜYÜK ROL OYNAR

1989 yılında PKK özgürlük hareketinin kadrosu olarak Avrupa’ya gider. Burada iki yıl çalıştıktan sonra, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın bulunduğu Lübnan’a geçer. Lübnan’da Mahsum Korkmaz Akademisi'nde eğitim görür. Burada gösterdiği duruştan kaynaklı Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan tarafından kendisine bir tabanca hediye edilir. Daha sonra, Güneybatı’ya (Maraş, Antep) giderek burada örgüt çalışmalarına katılır. Ancak 1993 yılında PKK hareketine karşı geliştirilen tasfiyecilik, Şiyar Amanos üzerine de sert bir şekilde gitmiştir. Terzi Cemal lakaplı kişi, Şiyar Amanos’u tutuklayıp bir ay boyunca ağır işkencelerden geçirir. Şiyar Amanos duruşundan bir milim geri durmayıp savaşmış, var olan durumları Kürt Halk Önderi’ne aktarmak için birçok yol denemişti. Öcalan’a ulaşmayı başaran Amanos, tasfiyeciliğin açığa çıkmasında önemli rol üstlenmişti.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, bunun üzerine olaya hemen müdahale eder ve onu tekrar Lübnan’a ister. Burada Öcalan’ın güvenliği görevini üstlenmiştir. Bir süre sahada çalıştıktan sonra, Kürdistan dağlarına gitmek için ısrar eder. İstediği, aktif savaşın içine girmek ve düşmanına olan öfkesini haykırmaktır. En büyük hayallerinden biri yerine gelmiştir; Amanos dağlarına gitmiştir. Bu dağlara ve devrime olan bağlılığıyla dört yıl boyunca Amanoslar'da gerillacılık yapar. Emekçi yapısı ve hesapsız katılımıyla yoldaşlarının gönlünü, sevgisini çabucak kazanır.

SAVAŞÇILARININ BÜYÜK SEVGİSİNİ KAZANIR

2000 yılında Amanoslar'dan geri dönerken sınır hattında Suriye rejimi tarafından yakalanır. İki yıl Suriye cezaevinde kalır. Ağır işkencelerden geçirilir. Serbest bırakıldıktan sonra tekrar Kürdistan dağlarının yolunu tutar. Bundan sonra Güney Kürdistan’ın birçok alanında gerillacılığını devam ettirir. Fakat Amanoslar'a doymamıştır ve yarım kaldığı hayalini tamamlamak istemektedir. Israrları üzerine tekrar Amanos dağlarına gönderilir. 2007 ve 2009 yılları arasında burada tekrar gerillacılık yapar. Kürdistan dağlarındaki gerillacılık yaşamında Eyalet komutanlığı görevine kadar yükselir. Savaşçıları tarafından oldukça sevilen, sayılan ve örnek alınan bir komuta kişiliği Şiyar Amanos’ta görülür. Ayrıca, savaşçılığı ile öne çıkan bir gerilla komutanıdır. Gerillacılığı boyunca dört defa yaralanan Amanos, iki ayrı ameliyat da geçirir.

Şiyar Amanos, TC devletinin attığı bir gazdan dolayı zehirlenir. Her ne kadar Amanos dağlarından ayrılmak istemese de iç hastalıklar baş gösterdiği için tedavi imkanlarının daha fazla olduğu Güney Kürdistan dağlarına doğru yola çıkar. Zehirli gazın etkisiyle toksinler iç organlarında yayılma göstermiştir. Fiziki olarak da oldukça yıpranmıştır. Kişilik olarak en belirgin özelliği sınırsız emekçiliğidir. Ağır yaralanmalara, hastalanmalara rağmen her zaman savaşın en ön cephesinde yerini alır. Özellikle zehirlenme durumundan sonra yaşamını ilaçlarla sürdürmek zorunda kalsa da bu çalışmalarını aksatmaz. PKK içerisinde bir insan eğiticisi olarak tanınan Şiyar Amanos, Güney Kürdistan parçasında da yeni savaşçılar eğitir. Yeni katılan savaşçılarla tek tek ilgilenip onları devrime kazandırmayı kendine vicdani görev bilir ve buna göre de çalışır. Şiyar Amanos’u sürekli zinde, güler yüzlü, hareketli gören savaşçıları onun hasta olduğunu çoğu zaman unuturlar. Çünkü bu durum kendisinde çok belli olmaz. Halbuki içte büyük acılar çekiyordur. Şiyar Amanos, özellikle yeni savaşçılar tarafından özlemle aranan kişi olur.

Şiyar Amanos, 2008 yılında yaşadığı ağır zehirlenmenin bıraktığı etkinin ardından 2012'nin Eylül ayında yaşamını yitirir. Yoldaşları büyük bir üzüntü içindedir. Amanos’un anısına bağlılık sözünü her zaman yinelerler. Onun öğrettikleri ile devrimcilik yaşamlarında komutanlarını yaşatmayı bir görev bilirler.

'ÖNDERLİĞE, DAVAYA OLAN İNANCIN SEMBOLÜ...'

O dönemde HPG Anakarargah’ın Şiyar Amanos için yaptığı açıklama şu şekildedir:

"Şiyar Amanos yoldaş Önderliğe, partiye, şehitlere, halka ve davaya olan inancın temsilcisidir. Bunun içindir ki Şiyar Amanos yoldaş denildiğinde tüm zamanlarda ve tüm mekânlarda ilk akla gelen onun coşkusu ve morali olmuştur. Bir gün bile yüzünü ekşitmeyen, bir gün bile devrim davasında bir milim geri durmayan, moralini ve coşkusunu azaltmayan, tam tersine devrim mücadelesinde kaldıkça daha da gençleşen, coşan Şiyar Amanos'u bu bağlamda da her zaman PKK militanlığının seçkin örneği olarak anacağız. Özgürlük mücadelesine büyük değerler katan Şiyar Amanos yoldaşımızı anarken, halkımızın -özelde de Pazarcık ve Elbistan halkımızın- onun izinden yürüyeceğine olan inancımızla, ailesi ve halkımızın başı sağ olsun diyoruz. Bizler Şiyar Amanos yoldaşın HPG’li olan yoldaşları olarak, onun bize bıraktığı değerlere ölümüne sahip çıkacağımıza özelde ailesine, halkımıza ve ilerici insanlığa yeniden söz veriyoruz.”