Xerip: HDP direnişi kazanırsa diktatörlüğün önü alınmış olur

KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Xerip, AKP'nin HDP şahsında demokrasi ve özgürlüğü hedef aldığını, bunun da herkesin sorunu olduğunu belirterek, mücadeleyi büyütme çağrısında bulundu.

Sterk TV'de yayımlanan Rojeva Welat programına katılan KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi  Diyar Xerip, HDP eş genel başkan ve vekillerinin tutuklanmalarına dönük değerlendirmelerde bulundu.
Xerip, "Erdoğan ve AKP hükümeti tek renkli bir devlet yapılanmasına gitmek istiyor. Yapılandırmak istedikleri yeni devletin, tek insan ve tek parti sistemi olmasını istiyorlar" dedi.

'AKP HERKES KUŞ OLSUN İSTİYOR!'

Dönemin gerekliliklerine vurgu yapan Xerip, şunları ifade etti:

"Sözün anlamını yitirmiş olup pratiğin devreye girerek AKP ve Erdoğan’a karşı mücadele verilmesi gereken bir dönemdeyiz. Biz bu tespiti hareket olarak bir yıldan fazladır yapmış durumda olmakla birlikte AKP hükümetine karşı mücadele veriyoruz. Ancak Türkiye’nin içinde ve dışında gerek Kürt gerekse diğer kendini demokrat olarak tanımlayan kurumlar bu durumun farkına henüz varmış değil. Yeni yeni anlamlandırıyorlar. Örneğin CHP kendisini sosyal demokrat olarak görüyor ancak böyle bir sorgulamaya yeni gidiyor. 

Erdoğan ve AKP hükümeti tek renkli bir devlet yapılanmasına gitmek istiyor. Yapılandırmak istedikleri yeni devletin, tek insan ve tek parti sistemi olmasını istiyorlar. Irak eski Baas Rejimi’nde nasıl ki Saddam konuştuğunda herkes onaylar, konuşmadığında ise herkes susarsa, şimdi Erdoğan ve AKP hükümeti de böyle bir sistem oluşturmak istiyor. Erdoğan’ın kabulleri herkesin kabulü, reddettikleriyse herkesin reddi ve AKP ne yaparsa doğrudur! Buna karşı diğerleri ya yok olurlar ya da AKP hükümetine göre taraflarını belirlerler. İşte Erdoğan’ın oluşturmak istediği sistem budur. HDP demokratik bir güç olarak bu duruma karşı direnmek istiyor. Ancak bu direnişi AKP kabul edemiyor. Dünya bu gerçeği iyi biliyor."

HDP eş genel başkanları ve parlamenterlerinin neden tutuklandıklarına dair değerlendirme yapan Xerip, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"HDP eş başkanları ve parlamenterleri barış mücadelesini bugün en fazla verenler ve Türkiye’deki zulme, zora, baskılara karşı olanlardır. Tutuklanmaların tek sebebi, AKP’nin tarafı olmamalarıdır. Nasıl bir kuş öttüğünde diğer kuşlar da ardından ötüyorsa AKP hükümeti de tam olarak böyle bir şey istiyor. Erdoğan bir şey söylediğinde herkesin de aynı şeyi dillendirmesini istiyor. HDP bunu yapmıyor. HDP iyiye iyi, kötüye kötü deyip eleştiriyor. Ancak AKP ve Erdoğan’ın gururu bunu kabul edemiyor! İşte bu yüzden saldırıyorlar.

'BAŞARILI OLURSA CHP VE HER KURUMA YÖNELECEK'

Bu saldırılar siyasi ve demokratik iradeye saldırıdır. Sadece Bakurê Kurdistan’a yönelik değil, Türkiye’ye karşı da saldırıdır. Eğer AKP, HDP’ye karşı bu saldırılarında başarılı olursa CHP’ye de aynı şekilde yönelecektir. Sonrasında da Türkiye’deki bütün demokratik, siyasi yapıyı yok etmek isteyecektir. Zaten şu anda da kontrol etmiş ve birçok kurumu denetimi altına almıştır. Yine de yapmak istediğini tam anlamıyla gerçekleştirememiştir. Çünkü Erdoğan şimdiye kadar bütün bu saldırıları zora ve güce dayanarak yapmaktadır. Bu yüzden saldırılarını yasalarla meşrulaştırmayı istemektedir. Herkesin de bildiği gibi Erdoğan bir cumhurbaşkanı gibi değil, bir sultan gibi hareket etmektedir. Sultan Mahmut’tan daha fazla iktidar ve zoru kullanmaktadır. Ve bunu yasalar yoluyla meşrulaştırmak, kanunlaştırmak istemektedir. Bunların karşısında HDP bir engeldir. CHP ve diğer demokrasi yanlısı güçler de buna karşıdır. Hatta AKP’nin ve diğer partilerin içinde bile HDP’den moral ve güç alanlar bulunmaktadır."

'DİKTATÖRLÜĞÜ ENGELLEMEK MÜCADELEYİ BÜYÜTMEKTEN GEÇİYOR'

HDP ve diğer demokratik güçlerin direnişinin taşıdığı anlama da değinen KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi  Diyar Xerip, değerlendirmesini şöyle sonlandırdı:

"Eğer HDP’nin direnişi kazanırsa bu AKP’nin ve Erdoğan’ın projelerinin yaşama geçememesi demektir. Dolayısıyla istediklerini yasalaştıramamaları anlamına gelmektedir. Bu yüzden HDP’ye saldırıyorlar ve iradesizleştirmeye çalışıyorlar. HDP’nin iradesine saldırarak aslında diğer partilerin de iradelerini teslim almaya çalışıyorlar. Şimdi bazıları AKP’nin yaptıklarının kanunsuzluk olduğunu söylüyor. AKP’nin, HDP şahsında diğer partilerin de iradesini teslim almak istemesinin asıl sebebi yaptığı kanunsuzlukların onaylanmasıdır. Şüphesiz genelde Kürt Özgürlük Hareketi olmak üzere, Türkiye ve Bakurê Kurdistan’da, HDP, DBP, Kadın Hareketi ve diğer demokratik kurumlar AKP’nin bu projelerinin önünde engeldir. Bizim kanaatimiz, inancımız var. Nasıl eskiden direndiysek ve direniyorsak, şimdi de bu direnişimizi büyüteceğiz. Önemli olan, bütün demokratik partilerin, sendika, örgütler ve demokrasiye inancı olanların mücadele etmesidir. Bu saldırılar sadece HDP ve DBP’ye yönelik bir sorun değildir. Demokrasi ve özgürlük sorunudur. Bu esasta mücadelemizi ne kadar büyütürsek o kadar diktatörlüğün ve saltanatın önünü alır ve Türkiye’yi demokratikleştirebiliriz."