YPS: Sokak bekçiliği yapan herkes bundan böyle hedeftir

YPS Genel Koordinasyonu, AKP’nin geliştirdiği ‘sokak bekçiliği’ sistemi içerisinde yer alan herkesin hedef olacağını açıkladı.

Yekîneyên Parastina Sivîlan (YPS) Genel Koordinasyonu tarafından yapılan yazılı açıklamada, ‘Sokak Bekçileri’ne önemli uyarılar yer alıyor.

Açıklamada, ‘’Bu uyarıları dikkate almayan ve bu faaliyetler içerisinde yer alanlar bundan böyle YPS’nin hedefi olacaktır’’ denildi.

YPS sitesinde yer alan açıklamanın tam metni şöyle:

AKP faşizmi Kürdistan’da yeni bir soykırım ve işgal planını ortaya koyduğunu, özyönetim direnişlerine yönelik geliştirilen ve tarihte eşi görülmemiş saldırı ve vahşet temelinde çok açık ortaya koymuştur. Kürt halkını, önün örgütlü öncü güçlerini, demokratik kurumlarını hem fiziki hem kültürel hem ideolojik hem de politik anlamda hedef alan bu yeni planla Kürdistan işgalinin ve soykırımının tamamlanmak istendiği görülmektedir. Bu amaçla AKP özel ve kirli savaş hükümeti bir devlet politikası temelinde ister geçmişte uygulanmış ister ilk kez uygulanmaya konan topyekûn bir özel savaş planlaması devreye koymuş durumdadır. Çok yönlü, kuralsız ve ahlaksızca yürütülen, toplumun tüm kesimini hedef alan bu saldırı konsepti temelinde toplum parçalanmak, kendi öz değerlerinden uzaklaştırılmak, örgütlü yapısı dağıtılmak, duygusal ve düşünsel olarak ihanet eder hale getirilmek istenmektedir.

Bilindiği gibi Kürt toplumu içine bir ihanet tohumu gibi salınmak istenen koruculuk politikası da 90’lı yıllarla birlikte aktif hale getirilen, Kürdü Kürde kırdırtmayı hedefleyen, Kürt toplumunu kendine karşı ihanet eder hale getirmeyi amaç edinen bir politika olarak devreye konmuştur. Bu politikayla bizzat Türk egemen rejimi tarafından aç bırakılan, muhtaç hale getirilen toplum karın tokluğuna bir ihanet tezgahına çekilmiş, kendi halkına karşı savaşır hale getirilmiştir. Bu ihanet sistemine karşı Kürt Özgürlük Hareketi oldukça önemli mücadeleler yürütmüş, bu tuzağın kurbanı olan çevre ve kesimler uyarılıp, aydınlatılarak geriletilmiş, gerektiğinde en sert mücadelelerle bu sistemin karşısında savaşılarak sonuç alması engellenmiştir.

Türk özel ve kirli savaş tarihinin en suçlu hükümeti olarak siyaset sahnesinde yer alan AKP bu gün de ‘Sokak Bekçiliği’ temelinde aynı ihanet mekanizmasını Kürdistan’da uygulamaya koymak istemektedir. Köy koruculuğuyla ulaşılamayan Kürt gençliği ve Kürt kadınına bu yeni ihanet tuzağıyla ulaşmaya çalışılmaktadır. Mevcut durumda özellikle öz yönetim direnişlerinin yaşandığı bölgelerde yüksek maaşlar karşılığında Kürt gençleri ve özellikle Kürt kadını “Sokak Bekçiliği” gibi sözde masumane adlarla gizlenmiş bir özel savaş planı içerisine çekilmek istenmektedir. Yurtsever Kürt halkı, gençliği ve kadını herhangi bir operasyona çıkartılmayacakları, sadece gece nöbet faaliyeti yürütecekleri gibi sözde kabul edilebilir taleplerle rejime bağlanmakta, AKP özel ve kirli savaş hükümetinin bir ferdi haline getirilmekte, ardından düşmanca faaliyetlerin silahına dönüştürülmektedir. Şunu unutmamak gerekir: ihanet bir uyuşturucu gibidir. Bir kez denendi mi bu tuzağın pençesine girilmiştir demektir.

Köy koruculuk sistemi de aynı taktiklerle halkımıza kabul edilebilir masum bir sistem gibi sunulmuştur. Ardından bu kurum Kürdistan’daki kirli savaşın en etkili silahlarından biri haline getirilmiş, halkımıza karşı suç işleyen bir katil şebekesine dönüştürülmüştür. Aynı plan bu gün Sokak bekçiliği adı altında yürürlüktedir.

Bu hain tuzak aynı zamanda toplumumuzu parçalamanın temel bir ayağı olmaktadır. Bu faaliyet içerisinde yer alan bir insan her ne olursa olsun halkıyla karşı karşıya gelecektir. Yaptığı uygulamalardan ötürü toplumca dışlanacak, ayıplanacaktır. Ya da asayiş adı altında toplumunu cezalandıracaktır. Bu Kürt toplumunun parçalanmasından başka bir sonuç ortaya çıkarmayacaktır.

Sokak bekçiliği köy koruculuğundan ilham alan, onun eksik bıraktığı bir nokta olarak gençliğe ve kadına ulaşma hedefi taşıyan oldukça sinsi ve hain bir plandır. Kürdistan şehirlerinin işgal girişiminin en etkili silahı ve toplumu parçalamanın tahrip düzeyi en yüksek taktiğidir. Ortaçağ’da adı sıkça geçen bu gün modern biçimlere dönüşen sömürge valiliklerinin yanı başında rol oynayan işbirlikçi ihanetçi kesimlerinden oluşmuş hain muhafız birliklerinin ta kendisidir.

Bu faaliyet Kürdistan’da asla kabul edilebilir faaliyet değildir ve kabul edilmeyecektir. Kürt gençliğinin hele hele Kürt genç kadınlarının bu ihanet faaliyeti içerisinde yer almaları tarihin en büyük ayıbıdır. Ülkemizin her bakımdan yıkıma uğratıldığı, şehir direnişleri süresince ortaya çıkan katliam ve vahşetin ardından kendini Kürdistan’da tahkim etmek isteyen bu sömürgeci güçle omuz omuza vermek bu uğurda şehit düşen yoldaşlarımızın kanına girmekle eşdeğerdir.

Sonuç olarak Kürdistan’ın tüm yurtsever ve fedakar halkına ve de kamuoyuna sesleniyor diyoruz ki; Bu sokak bekçiliği sinsi, zalimane ve haince tezgahlanmış bir özel savaş planıdır. Bu yüzden devrimci demokratik ve öz savunma güçlerinin karşısında durduğu, doğrudan hedef aldığı bir faaliyettir. Bu faaliyet içerisinde yer alan tüm kişiler, gençlik ve genç kadınlar bu hain faaliyetten derhal geri çekilmelidir. Bu uyarımız oldukça ciddi ve anlaşılması gereken bir uyarıdır. Bu uyarının aksi hareket edilmesi demek düşmanca faaliyet yürütmekte ısrar etmek demektir. Bu faaliyet içerisinde yer alanlar bundan böyle YPS’nin hedefi olacaktır. Sonuçları ile ilgili hiçbir öz savunma gücümüz sorumlu tutulmamalıdır.