Birçok kentte uluslararası komplo protesto edildi

Kuzey Kürdistan ve Türkiye’nin birçok kentinde uluslararası komplo protesto edildi.

Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) çağrısıyla pek çok kentte Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik gerçekleştirilen 9 Ekim komplosu yapılan açıklamalarla protesto edildi.

İSTANBUL

İstanbul'da HDP Avcılar İlçe Örgütü basın açıklaması gerçekleştirerek komployu protesto etti. “Özgürlük varlığımızın vazgeçilmez koşuludur. Tecridi kıralım, özgürlüğü sağlayalım” pankartının açıldığı açıklamada sık sık, “Barışa tecrit uygulanamaz” ve “Kahrolsun 9 Ekim komplosu” sloganları atıldı. Açıklamaya HDP Milletvekilleri Musa Piroğlu, Dersim Dağ, Ayşe Acar Başaran, HDP İstanbul İl Eş Başkanları Erdal Avcı ile Elif Bulut, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü İdil Uğurlu’nun yanı sıra çok sayıda partili katıldı.

Açıklamada konuşan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Erdal Avcı, 9 Ekim komplosunun halkları birbirine kırdırmak, barış umudunu yok etmek isteyen güçler tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Milyonlarca insanın Abdullah Öcalan’a irademdir dediğini vurgulayan Avcı, “22 yıldır, Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kalkması gerektiğini, barışın gelmesi gerektiğini söylüyoruz. Çözüm sürecinde Abdullah Öcalan’ın barış tavrını bütün halklar gördü ve destekledi. Tecridin derinleşmesi ekonominin çöküşünü, siyasetin tıkanışını gösteriyor. İmralı’daki halkların çözüm önerinin iktidar tarafından tekrar başlatılmasını istiyoruz” dedi.

Halkların birbirine kırdırılmasının temel sebebinin Abdullah Öcalan’ın barış modeli olduğunun altını çizen Avcı, 9 Ekim komplosunu lanetlediği barışın önünün açılması gerektiğini belirtti.

HDP’li vekil Musa Piroğlu da Kürt sorunun çözülmediği sürece demokrasinin gelmeyeceğini, zorbalık ve yağmanın bitmeyeceğini belirtti. Tecridin bu yüzden halkların ortak sorunu olduğunu ifade eden Piroğlu, “22 yıl önceki bu komplo ülkeye kan, sömürü dışında bir şey getirmedi. Bu ülke kandan besleniyor. Bunca yoksulluğun sorumlusu savaş siyasetidir. Buğun demokrasiden bahsediyorsak tecridi ortak mücadele ile aşmalıyız. Duyulsun ve bilinsin ki tecritle, zulümle diz çökmeyiz. Biz zulüm uygulayanlara sesleniyoruz, zorbalık son bulacak, ortak mücadelemiz ile biz kazanacağız” diye konuştu.

HDK Eşsözcüsü İdil Uğurlu da Öcalan üzerindeki tecridin kalkmasının ülkeye eşitlik ve adalet getirmesi için bir adım olduğunu ifade etti. Öcalan’a özgürlüğün tüm halklara özgürlüğü getirecek yol olduğunu dile getiren Uğurlu, “Ödediğimiz tüm bedeller haksızlıklara karşı veriliyor. Tüm halkların barışı için tecridi kalkması gerekiyor. Tüm halklara sesleniyoruz omuz omuza vererek bu topluma barışı getirelim” dedi.

HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acer Başaran ise, “Bu komplo sistemin bir oyunudur, bugün de devam etmektedir. Öcalan üzerindeki tecrit hukuka aykırıdır. Biz bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu.

DERSİM

HDP Dersim İl Örgütü, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın uluslararası komployla Suriye'den çıkarılmasın ilişkin Sanat Sokağı’nda basın açıklaması yaptı. Açıklamada konuşan HDP İl Eşbaşkanı İbrahim Kasum, uluslararası planın 22’inci yıldönümünde mutlak tecridin devam ettiğini söyledi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın ailesi, avukatlarıyla görüştürülmediğini, fikirlerini kamuoyu ile paylaşmasının hukuksuz bir şekilde engellendiğini belirten Kasum, "Öcalan şahsında İmralı’da hayata geçirilen tecrit, bugün ülkenin tamamına yayılmakta, toplum nefessiz bırakılmak istenmektedir. İmralı’daki tecrit ile halklar nefessiz bırakılmak istenmektedir. İmralı’daki mutlak tecrit halkların çözüm umuduna karşı bir saldırıdır. Toplumu savunmasız bırakmak ve halkları karşı karşıya getirmek isteyen bu anlayışa karşı toplumu, ortak yaşamı ve Demokratik Cumhuriyeti savunmaya devam edeceğiz" dedi.

ELAZIĞ

HDP Elazığ İl Örgütü ise, merkezde bulunan parti binasının önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada konuşan HDP İl Eşbaşkanı Mehmet Kılıçtepe, "Öcalan'ın hem komplo hem de tecride karşı farklılıkları esas alan, gücünü bundan alan ve bununla can kayıplarının önüne geçebilmenin yolunu gösterdi. Farklı ulus, inanç ve kültürlere sahip kesimlerden oluşan bir demokratik ulus modelinin inşasını gerçekleştirmeye çalıştı. Bugün yaşadığımız demokrasi sorunun temelinde de devletin bu konudaki çözümsüzlük ısrarı yaratmaktadır. Öcalan'a yaklaşım Kürt sorununa ve demokrasiye yaklaşımın aynasıdır" diye konuştu.