Karadeniz cezaevlerinde sistematik zulüm

Karadeniz bölgesindeki cezaevlerinde inceleme yapan İnsan Hakları Derneği, ağır ihlalleri raporlaştırarak, Adalet Bakanlığı’na uyarılarda bulundu.

Karadeniz Bölgesi’ndeki cezaevlerinin fiziki durumu ve tutsakların maruz bırakıldığı hak ihlalleri rapor haline getirildi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkezi Hapishane Komisyonu tarafından hazırlanan rapor, derneğin Genel Merkezi’ndeki basın toplantısı ile kamuoyuna açıklandı.

Raporu İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Nuray Çevirmen okudu.

Çevirmen, raporun 10-13 Kasım tarihleri arasında Rize/Kalkandere L Tipi Kapalı, Trabzon/Beşikdüzü T Tipi Kapalı, Giresun/Espiye L Tipi Kapalı, Ordu E Tipi Kapalı ve Samsun/Bafra T Tipi Kapalı cezaevlerinde yapılan ziyaretler sonucunda hazırlandığını dile getirdi.

Rapora göre, uygulanan salgın tedbirleri kapsamında yaşam koşulları iyice kısıtlanan tutsaklar, çok acil durumlar olmadıkça revire çıkarılmamakta, hastaneye sevk edilmemekte, cezaevine girişte çıplak arama dayatmasına maruz bırakılmakta, kapasitesinin iki katı koğuşlarda kalmakta.

Yine cezaevi idaresi tarafından iaşe olarak besleyici yemekler verilmemesinden şikayet eden tutsaklar, muhalif gazetelerin cezaevine sokulmadığını, Kürtçe mektupların gönderilip, teslim edilmediğini, Adalet Bakanlığı’nca ücretsiz dağıtılan AYM başvuru formlarının ücret karşılığında verilmesi gibi durumlar ve ihlaller yaşadıklarını anlattı.

Raporda öne çıkan kimi hak ihlalleri şöyle:

RİZE KALKANDERE L TİPİ KAPALI CEZAEVİ

* Revir çıkışlarında problemler yaşanmakta, hastane sevkleri 6-7 ayı bulmakta, ağır hasta mahpuslarının tedavileri yapılamamaktadır. Ayrıca mahpusların diş tedavileri de yapılamıyor.

* 28 kişilik bir koğuşta tüm mahpusların tümünün korona olduğu aktarılmıştır.

* İnfazları 1 yılın altına düşen mahpuslar açık cezaevlerine sevk edilmeyip, denetimli serbestlikten faydalandırılmamaktadır.

* Mahpusların ailelerine yakın cezaevlerine sevk edilme talepleri kabul edilmemektedir.

*Kantin fiyatlarının çok yüksek olmasından kaynaklı kantin alışverişi yapılamamaktadır.

* Başta Yeni Yaşam Gazetesi olmak üzere muhalif gazeteler verilmemekte yalnızca Cumhuriyet gazetesi satılmakta, televizyonda idarenin belirlediği kanallar izlenebilmektedir.

* Murat Bakudan adlı mahpus, başka mahpuslarla birlikte Urfa’dan Rize L Tipi Cezaevine 3 günlük sevkle getirilmiş, açlık grevinde olmalarına rağmen su dahi verilmemiş; ring aracında toplam 7 kişi bazıları ayakta, bazıları ise oturur vaziyette yolculuk yapmak zorunda bırakılmış. Ring aracında iken nefes dahi alamamışlar, sevk edilirken önce Trabzon’da infaz koruma memurları tarafından işkence görmüşler, çıplak aramaya maruz bırakılmışlar, vücutlarının birçok yerinde özellikle de yüz kısmında ekimozlar oluşmuş, Rize L Tipi Cezaevine getirildiklerinde yine işkence ve kötü muamele maruz kalmışlar, darp raporu almışlar ve suç duyurusunda bulunmuşlardır.

TRABZON/BEŞİKDÜZÜ T TİPİ KAPALI CEZAEVİ

* 7 Ocak 2020 tarihinde sevk edilerek getirilen 4 mahpusa hapishanenin girişinde çıplak arama dayatılmış, bunu kabul etmediklerinde işkenceler yapılmış, kaba dayak atılmış, sonrasında dört mahpus hücreye konulmuş, Ocak ayında olmalarına rağmen ayakkabıları, kıyafetleri ve battaniye verilmemiş, 1 gün boyunca bu şekilde soğuk hücrelerde bekletilmişlerdir.

* Ağır hasta mahpuslar tedavi edilmemekte, tek başına yaşamını devam ettiremeyecek durumdaki mahpuslara ATK tarafından ‘kendi ihtiyacını karşılayabilir’ raporu verilmektedir.

* Hasta mahpuslar karantina koşullarından dolayı hastaneye gitmek istememekteler.

* İnfazları 1 yılın altına düşen mahpusların, ilçe cezaevlerine sevk talepleri ve ailelerine yakın sevk talepleri kabul edilmiyor.

* Mahpusların bazıları, haklarında hücre cezası olmamasına rağmen hücrede tutulmaktadır.

* Sakip Hazman adlı mahpus 11 aydır tek başına bir odada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan mahsuslarla aynı koşullarda barındırıldığını, günde sadece 1 saat ve tek başına havalandırmaya çıkarılmaktadır.

* Trabzon/Beşikdüzü T Tipi Kapalı Cezaevinde yönetimin 7-8 ay önce değiştiğini ve yeni yönetimle birlikte artık işkencenin ortadan kalktığı aktarılmıştır.

GİRESUN/ESPİYE L TİPİ KAPALI CEZAEVİ

* Hapishane girişinde çıplak arama dayatmasını kabul etmeyen mahpuslar işkence ve kötü muameleye maruz kalmakta ve hücrelere konulmaktadırlar.

* Pandemi başlangıcına kadar sürekli olarak ayakta sayım uygulanmış, kabul etmeyen mahpuslara disiplin cezası verilmiştir.

* Mahpuslar, revire çok acil durumlar olmadıkça çıkarılmamakta, hastaneye sevkler yapılmamaktadır. Hasta mahpusların tamamı karantina koğuşlarının kötü olmasından ve tek başına kalamayacaklarından dolayı hastaneye gitmek istemiyorlar. Biri intihara eğilimli olmak üzere ağır psikoloji sorunları olan iki mahpusun tedavisi yapılmıyor. Akciğer kanseri olan bir mahpus, 1 yıldır kontrole götürülmediği için hastalığın son durumunu bilmiyor. Bir mahpusun kalp rahatsızlığı, şeker hastalığı ve tansiyon hastalığı bulunmakta, ilaçları bittiği için çok zorluk çekmekte. Elinde ve kolunda saçmalar bulunan bir mahpus ameliyat edilmemiş ve kullandığı ilaçların kırımızı reçeteli olmasından kaynaklı ilaçları verilmiyor. Kalp, şeker, tansiyon hastalıkları olan, tek başına ihtiyaçlarını karşılayamayan bir mahpusa ATK tarafından tek başına kalabilir raporu verilmiştir.

ORDU E TİPİ KAPALI CEZAEVİ

* Mahpusların İnsan Hakları Derneği’ne yaptıkları başvurular ‘Ordu E Tipi Kapalı Cezaevini zarara uğratacak beyanlar içerdiğinden gönderilmeyecek’ denilerek yollanmamakta, yabancı ülke elçiliklerine yaptıkları başvurular ve mektuplar da gönderilmemektedir.

* Karantina odaları olarak bir hücrenin belirlendiği, bu hücrenin aşırı kötü, hijyenden uzak ve çok kirli olduğu, karantina odalarında kalan kişilerin tuvalet ihtiyaçlarını burada giderdiği, içerisinin tuvalet pislikleri ile dolu olduğu, boyasının olmadığı, duvarlarda kan izlerinin olduğu, yerlerde ve duvarda böceklerin gezdiği, karantina hücresi yüzünden hasta mahkumların hastaneye gitmek istemediği aktarılmıştır.

* İnfaz süresini tamamlayan iki mahpus, dosyalarının Yargıtay’da olması ve müddetnameleri hazırlanmadığı için cezaevinde kalmaya devam ediyorlar.

BAFRA T TİPİ KAPALI CEZAEVİ

* Hasta mahpuslar tekli ring araçlarıyla kelepçeli olarak sevk edilmeleri nedeniyle tedavi olamıyor.

* Yürüyemeyen ve tek başına yaşamını devam ettiremeyen Engin Aydınalp’ın 1 yıl 7 ay kalmasına rağmen infazının geri bırakılması ve ailesine yakın bir cezaevine nakil talebi karşılanmıyor.

* Ağır hastalıkları olan ve cezaları 1 yılın altına düşen 6 mahpusun, açık cezaevlerine nakil talepleri karşılanmıyor.

* 22 Eylül’de cezaevine sevk edilen bir mahpusun çırılçıplak bırakıldığı, darp edildiği, darp raporu alamadığı, bazı mahpusların başka mahpuslar tarafından darp edildiği koğuşlara atıldığı, bu şekilde başka mahpus tarafından darp edilen mahpusun kolunun kırıldığı kendisi tarafından aktarılmıştır.

* Sıcak su sadece 1,5 saat verilmekte, parası olanlar temiz içme suyuna ulaşmakta, parası olmayanlar paslı ve kirli olan depo suyu içmek zorunda kalmakta.

* Karantinada kalan kişi tek ise lavabo ve tuvaleti olmayan yerde tutulmakta, mahpuslar 2 veya daha fazla ise biraz daha büyük yerde tutulmakta.

* Semptomlar gösteren mahpuslara test yapılmıyor, talep ettiklerinde 14 gün beklemeleri söyleniyor.”

ACİL ÖNERİLER SIRALANDI

İHD Hapishaneler Komisyonu tarafından öneriler ise şöyle sıralandı:

* Karadeniz Bölgesindeki cezaevlerinde insanlık onuruna yakışır muamele yapılmamakta ve mahpuslar şiddet, hakaret ve kötü muameleye ve hak ihlallerine maruz kalmakta, hasta olanların tedavileri aksatılmakta, iletişim ve bilgi edinme hakları engellenmektedir.

* Hastaların havasız, kışın soğuk, yazın sıcak ringler ile hastaneye sevk edilmesi, hastane önlerinde ringler içerisinde saatlerce bekletilmesi uygulamalarına son verilmelidir. Ağır hastaların ring araçları ile değil ambulansla hastanelere sevki sağlanmalıdır.

*Tek kişilik ring aracı tamamen kaldırılmalıdır.

* Hastaların revire çıkarılmaları, hastaneye sevkleri hızlandırılmalıdır. Teşhis, tedavi ve kontrollerinin uzman hekimler tarafından yapılması sağlanmalıdır.

* Kelepçeli muayene ve tedavi yöntemi uygulamasından vazgeçilmelidir. Bu uygulama nedeniyle birçok hasta mahpusun tedavisi yapılamamaktadır.

* Hapishanelere bağımsız sağlık kurumlarının girmesine ve inceleme yapmasına izin verilmelidir.

* Hapishanelerin denetiminde başta meslek kuruluşları ve insan hakları örgütleri olmak üzere ilgili kuruluşların yer alacakları şekilde yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

* Ailelerinden uzakta olan mahpusların, maddi koşullar ve hastalıklar nedeniyle gelemeyen ailelerine yakın cezaevlerine nakil talepleri kabul edilmelidir.

* Cezaevlerinde son dönemlerde artış gösteren işkence-darp vakalarına son verilmeli, sorumlu olan kişiler hakkında soruşturma açılmalı ve cezai yaptırımlar uygulanmalıdır.

* Mahpusların bir arada ve kalabalık koğuşlarda yaşadıkları göz önünde bulundurulduğunda hapishanelerde gerekli tedbirlerin alınmadığı zaman Kovid-19 salgınının çok hızlı yayıldığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle mahpuslara ihtiyaçları olan hijyen malzemeleri verilmeli, dışarı ile temas halinde olan görevlilerin hapishane içinde mahpuslarla temas noktasında tedbirleri en iyi şekilde olması gerekmektedir.

ADALET BAKANLIĞI'NA ÇAĞRI

Heyetlerimiz ve kurumumuz; hapishane rejimi, fiziki koşullar ve uygulanan muameleler hakkında etkili bir idari ve yargısal denetim sağlanması gerektiğini tespit etmiştir. Tüm cezaevlerinde yaşananlara, hak ihlallerine, sağlığa erişim engellerine karşı Adalet Bakanlığı’nı, ilgili tüm kurum ve kuruluşları göreve davet ediyoruz.”