AKP, Cizre’de katledilenleri 'suçlu' buldu!

Cizre’de polisler kafasından vurularak katledilip elindeki ekmek poşetiyle cenazesi bir gün yerde bekletilen 75 yaşındaki Mehmet Erdoğan, İçişleri Bakanlığı’nca ‘evinden ayrıldığı için’ suçlu bulundu!

Bakanlık, kamuoyunun tanık olduğunun aksine, yasak sırasında eczane ve hastanelere ulaşımın da engellenmediğini savundu.

Şırnak’ın Cizre ilçesinde, 130 kişi en son uygulanan "sokağa çıkma yasağı" sırasında çatışmalardan korunmak için girdikleri üç bodrumda polis ve askerlerce yakılarak katledilmişti. Bu yasaklar sırasında onlarca kişi de evlerinde veya sokaklarda vurularak öldürülmüştü.

Cizre’nin Cudi Mahallesi'nde oturan 75 yaşında ve 5 çocuk babası Mehmet Erdoğan da 11 Eylül 2015 tarihinde evinden ‘ekmek bulmak için’ çıktığında polislerin açtığı ateşle kafasından vurularak yaşamını yitirmişti.

Erdoğan'ın cenazesinin alınmasına üç gün boyunca izin verilmemiş, yanındaki ekmek poşetiyle birlikte sokakta kalan cenaze, yasağının kaldırılması sonrası ilçeye gelen heyet tarafından alınabilmişti.

Ölüm sonrası, Erdoğan ailesinin avukatları, olayda sorumluluğu bulunan İçişleri Bakanlığı aleyhine İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Açılan davaya İçişleri Bakanlığı Hukuk Müşavirliği, skandal bir cevap verdi.

Bakanlık, Mehmet Erdoğan’ı,"sokağa çıkma yasağı"nın uygulandığı günlerde, yasağa riayet etmediği ve evinden ayrıldığı için suçlayıp, Cizre İlçe Emniyet Müdürlüğü ve diğer görevli personelde de herhangi bir kusur olmadığını savundu.

Savunmada, “Söz konusu olayda idarenin kusurlu bir eyleminin olduğu sonucunu doğuracak herhangi bir bilgi ve belgenin ibraz edilmemiş olup, olay göz önünde bulundurulacak olursa yaşanan olay bağlamında hizmet kusurunun olmadığı çok açıktır” denildi.

‘HİZMET KUSURU BULUNMUYOR’

İdarenin hiçbir şekilde kabahatli olduğunu kabul etmeyen İçişleri Bakanlığı, 'hizmet kusurunu yaratan' üç hali şu şekilde anlattı: “Kötü, geç ve hiç işlememesi halleridir. Bir olayda hizmet kusurunun varlığından söz edilebilmesi için iradenin yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetinde; kuruluş işleyiş ya da personel açısından gereken emir, direktif ve talimatların verilmemesi, denetimin yetersiz olması veya yapılmaması, hizmete tahsis edilen araç ver gereçlerin uygun ve yeterli olamaması, gereken tedbirlerin alınmaması veya geç ve zamansız alınması geç hareket edilmesi veya hiç faaliyette bulunmaması gibi nedenlerle bir aksaklık, bozukluk, özensizlik, düzensizlik, eksik veya sakatlık meydana gelmiş ve oluşturduğu ileri sürülen zararında bundan kaynaklanmış olması gerekmektedir.”

‘KOLLUĞUN ATEŞ ETTİĞİNİ KANITLAYIN’

Savunmada, “Dava dilekçesinde ileri sürüldüğü gibi kolluk görevlilerinin hedef gözeterek ateş etmesi neticesinde ölüm olayının gerçekleştiğini ispata yarayacak en ufak bilgi ve belge de ileri sürülememiştir” denildi.

‘ECZANE VE HASTANEYE ULAŞIM ENGELLENMEDİ’

"Sokağa çıkma yasağı" esnasında eczane ve hastanelere ulaşımın engellendiğini de inkâr eden İçişleri Bakanlığı, şunları ileri sürdü:

“Cizre İlçe Emniyet Müdürlüğü operasyonel güç kullanımı öncesinde operasyonun planlanması ve hazırlık süreci ile güç kullanımı esnasında oluşabilecek olası risklere karşı ilgili kurumlar ile yapılan koordine çerçevesinde yeterli düzeyde ve etkili olacak şekilde gerekli önlemlerin ve güvencelerin alındığı belirtilmiş. Bu kapsamda olmak üzere Cizre Kaymakamlığı koordinesinde güvenlik güçlerinin yardımıyla ilçeden ayrılmalarına yardımcı olunmuş. Cizre Kaymakamlığı öncülüğünde vatandaşlara barınma ve gıda yardımında bulunulmuş, operasyon bölgesinde yaralı olarak bulunduğu iddia edilen şahısların operasyon bölgesinden güvenli bir şekilde çıkmalarını/tahliye edilmelerini sağlamak amacıyla 112 ambulanslarının operasyon bölgesine girmesine izin verilmiştir.”