Rojava’nın Serêkaniyê kenti ile komşu olan, Urfa’ya bağlı Serêkaniyê  (Ceylanpınar) ilçesinde son aylarda Kürtlere karşı yoğunluk kazanan uygulamalar dikkat çekiyor. Bölgede karanlık işlerle anılan, daha önce El Nusra çeteleri ile Ceylanpınar’da bir evde kol kola çekilmiş fotoğrafları ortaya çıkan AKP’li Belediye Başkanı Menderes Atilla öncülüğünde geliştirilen uygulamalarla, Kürt mahalleleri abluka altına alınıyor, ilçeye Arap nüfusu yerleştirilerek demografik yapı değiştiriliyor. Bekçilik sistemi ve belediye işçileri kullanılarak ajanlık faaliyetleri de yoğunlaştırıldı. Şu ana kadar onlarca Kürt aile ilçeden göç etmek zorunda bırakılırken, Atilla’ya bağlı adamlar Kürtlere yönelik provokasyonlar yaparak, oluşacak bir kaos ortamında Kürtlerin tamamen göçertilmesine zemin yaratmaya çalışıyor.

ÇETELERLE FOTOĞRAFTAN DEVLET ELİYLE BELEDİYE BAŞKANLIĞINA

Menderes Atilla, siyasi geçmişi ve bölgedeki ilişkileri ile dikkat çeken bir isim. Atilla’nın babası Seydo Atilla, daha önce Ceylanpınar’da belediye başkanlığı yaptı. 1983 yılında Milliyetçi Demokrasi Partisi’nde gençlik kolları başkanlığı yapan Atilla, 2 dönem Anavatan Partisi, 2 dönem de Demokrat Parti Ceylanpınar ilçe başkanlığı yaptı. 7 uluslararası şirketi bulunan Atilla'nın, Kerkük’te de bir fabrikası bulunuyor. 2009 yılında Süleyman Soylu’nun Demokrat Parti Genel Başkanı olduğu dönemde Ceylanpınar belediye başkan adayı olan Atilla, daha sonra AKP’ye geçerek 2014 yerel seçimlerinde Ceylanpınar halkına yönelik devlet ve AKP iktidarının baskısı ile belediye başkanı oldu. Atilla’nın AKP’den belediye başkanı olmadan önce 2013 Ağustos ayında Ceylanpınar’da bir evde konuk ettiği silahlı El Nusra çeteleri ile fotoğrafları ortaya çıkmıştı.

DARBECİ EVREN’İN YARIM KALAN PROJESİNİ TAMAMLAMAK İSTİYORLAR

Rojava ile sınır olan Ceylanpınar, Türk devlet sisteminin her dönemde özel olarak yöneldiği bir bölge oldu. İlk olarak 12 Eylül Darbesi ile birlikte cuntacı Kenan Evren tarafından Kürtlerden arındırmak ve demografik yapının değiştirilmesi amacıyla Afganlar getirilerek Ceylanpınar’a yerleştirildi. Bu dönemde Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) arazisinde kendilerine toprak verilen Afganlar, burada kalıcılaştırıldı. 12 Eylül cuntasının Kürtler aleyhine demografik değişim yaratmaya dönük bu projesi başarıya ulaşmadı. Ancak Evren cuntasının etnik temizlik projesi Rojava Devrimi ardından AKP tarafından bir kez daha devreye sokuldu.  El Nusra çetelerinin Ağustos 2013'te Rojava’nın Serêkaniyê kentine saldırması ve ardından YPG’den ağır darbeler yiyerek kaçması ardından harekete geçen AKP iktidarı, ilk olarak baskı ve hile ile 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde belediyeyi adeta gasp etti. Belediye başkanlığına da, Serêkaniyê kentine saldırdığı günlerde El Nusra çeteleri ile kol kola olan ve bölgede karanlık ilişkileri ve işleri ile anılan Menderes Atilla getirildi.

ATİLLA, BELEDİYE BİNASINDA İNSANLARI SORGUYA ALIYOR

İlçede yaşayan Kürtler, ilçede her şeyin belediye başkanı Atilla’dan sorulduğunu, kaymakam ve emniyet müdürünün bir işlevi olmadığını kaydediyor. Çoğu defa gözaltına alınan insanların emniyet yerine belediye binasından Menderes Atilla’nın karşısına çıkarıldığını söyleyen ilçe halkı, 15 gün önce sınırda yakalanan 3 Kürt gencini belediye binasında Atilla’nın sorguladığını anlatıyor.

ARAPLAR YERLEŞTİRİLİYOR

Ceylanpınar’da görüştüğümüz Kürt aileler 2014 seçimlerinden önce Arapların ilçeye getirilmeye başladığını ama bunun son aylarda çok ciddi biçimde artış gösterdiğini söylüyor. Akçakale ve Harran’dan getirilen Araplar ile birlikte, Menderes Atilla’nın aşiretinin de aralarında bulunduğu bölgedeki Arap aşiretlerinin mensupları Ceylanpınar’a kalıcı olacak şekilde yerleştiriliyor. İlçeye getirilen Araplar, Bahçelievler Mahallesi'nde Kümes Evler denilen bölgede ikamet ettiriliyor. Akçakale ve Harran’ın birçok köyü de Ceylanpınar’a bağlanarak ilçenin Arap nüfusu arttırılıyor.

Suriye’den getirilen binlerce Arap, TİGEM arazisi içerisinde kurulan Tilhamut ve Viranşehir isimli iki kampta barındırılıyor. Burada kalan Suriyeli Arapların çeteci örgütlerle bağlantıları konusunda ilçe halkının ciddi şüpheleri mevcut. Bu kamplarda kalan binlerce Araplara da bu sıralar kent merkezine getirilerek iş veriliyor ve kamptan kente kalıcı biçimde yerleşmelerinin zemini yaratılıyor.

İŞGAL HAVASI

Ceylanpınar’da her cadde ve sokağa asılan Türk bayrakları da dikkat çekiyor. Özellikle son dönemlerde artan bayrak uygulaması ile adeta işgal edilmiş bir kent havası yaratılırken, Kürt esnaf ve ailelerin de bayrak asmaları konusunda psikolojik baskı altına alındığı bilgileri paylaşılıyor.

KÜRT MAHALLELERİ ABLUKA ALTINDA

Kürlerin yoğun olarak yaşadığı Cumhuriyet, Barış, Antep, Aydınlık, İnkılap ve Yenimahalle sürekli abluka altında tutulurken, zırhlı araçlar mahallelerde devriye geziyor. Özellikle HDP ve DBP’li kişiler sürekli takip altında tutulurken, Kürt gençlerine de yaşamın her alanında polis tarafından yoğun bir GBT (Genel Bilgi Toplam) uygulaması  yapılıyor.  Bu dönemde yüzlerce Kürt genci, yaşlısı ve Kürt siyasi parti yöneticisi tutuklandı.  Belediyeye alınan yandaş işçiler ve devreye sokulan mahalle bekçiliği ile ajanlık faaliyetleri yapılarak Kürtler adım adım izleniyor ve her yaptıkları emniyete bildiriliyor.

150 KÜRT AİLE GÖÇ ETTİ

Bu baskılar karşısında yaşama koşulları zorlaşan onlarca Kürt aile göç etmek zorunda kaldı. Şimdiye kadar verilen bilgilere göre 100-150 arası Kürt aile göç ederken, onlarca Kürt aile de göç etmeye hazırlanıyor. İlçede yaşayan Kürtler, bu baskıların devam etmesi durumunda sosyal, ekonomik ve siyasi olarak ilçede Kürtler için yaşama koşullarının kalmayacağını hatta can güvenliğinden bile artık söz edilemeyeceğinden endişe ediyorlar.

KÜRTLERİ TÜMDEN GÖÇERTMEK İÇİN PROVOKASYON

Kürt nüfusa karşı sosyal, ekonomik ve siyasi dengeyi değiştirme çalışmaları sürerken, asıl amacın ilçeyi tümden Kürtsüzleştirme olduğu net biçimde görülüyor. Kürtleri öncelikle ifade edilen baskı yöntemleri ile göçe zorlayan, bunu kısmen başaran AKP’li belediye başkanının yakın adamları şimdi de ilçede provokasyon peşinde. İlçede yaşayan Kürtler Belediye Başkanı Atilla’ya yakın adamların kendilerine yönelik provokatör tutumları olduğunu aktarıyor. Kürtler, kendilerini provokasyona çekerek büyük bir çatışma yaratmak istediklerini söylüyor. Çatışmanın amacı da oluşacak kaos ortamında Kürtlerin tümden ilçeden göç etmesini sağlamak ve Ceylanpınar’ı tümden Kürtsüzleştirmek olarak değerlendiriliyor.

ARAP KEMERİ YARATILMAK İSTENİYOR

AKP iktidarının ‘Çözüm Süreci'nin bitmesine gerekçe yaptığı iki polisin Temmuz 2015'te öldürülmesi olayının da yaşandığı yer olan Ceylanpınar, demografik değişim ile tamamen Araplaştırılmaya çalışılıyor. Bölgede yaşayan kimi kaynaklar demografik müdahalenin sadece Ceylanpınar ile sınırlı olmadığını belirtiyor.  Türk devleti ve AKP iktidarının Mardin- Urfa sınırı da sayılabilecek bir noktada olan Şeyhvelet mıntıkasından başlayarak Kilis'e kadar olan bölgeyi Araplaştırarak bir “Arap Kemeri”  yaratmak istediğine dikkat çekiliyor. Ceylanpınar bu  hattın en önemli noktalarından biri ancak benzer bir uygulamanın bu hat üzerinde olan diğer alanlarda da olması bekleniyor.