Özgür Gazeteciler İnisiyatifi (ÖGİ), Eylül ayında gazetecilere dönük hak ihlallerine ilişkin raporunu bugün açıkladı.

"Eylül ayı sonu itibarıyla 176 gazeteci meslektaşımız cezaevinde en ağır hak ihlalleri altında tutulmakta" vurgusunun yapıldığı raporda, şunlar belirtildi:

"Türkiye de basın, savaşın ilk kurşunu olarak kullanılmıştır. Daha Türkiye'de hükûmet, Kürdistan Federe Bölgesi ile savaşı başlatmadan, savaşın il kurşununu basını kapatarak patlatmıştır. Özellikle bölgeye yönelik yayın yapan Rudaw TV, Waar TV ve K24 TV RTÜK tarafından anlaşılması çok manidar bir acele ile Türksat uydusundan çıkarılmıştır. Bu bir RTÜK kararı değildir. Bu karar savaş kararını alanların emri ve fermanıdır. RTÜK’ün de bunu hazır kıta ifa etmesi göstermiştir ki RTÜK bir basın kurumu değil. O da savaş hiyerarşisinin ilk mevzisidir. Böyle olunca da biz Özgür Gazeteciler İnisiyatifi'ne de bu kabul edilemez uygulamayı kınamak kalıyor ve biz de şiddetle kınıyoruz. "

BİLANÇO

Türkiye'nin tutuklu gazeteci sayısı açısından 'lider' olduğuna değinilen raporda, Eylül ayı kapsamında şu istatistikler paylaşıldı:

"176 gazeteci zindanda,

3 gazeteci gözaltına alındı,

2 gazeteci tutuklandı,

4 gazeteci serbest bırakıldı,

53 gazeteci yargılandı,

1 gazeteci hakkında dava açıldı. Bir televizyonun açılma talebi reddedildi,

4 gazeteci toplam 7 yıl 8 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırıldı,

3 basın kuruluşunun malları satışa çıkartıldı,

3 televizyon kanalı RTÜK tarafından uydudan çıkartıldı,

2 gazeteci öldürüldü."

'VAZGEÇMEYECEĞİZ'

ÖGİ, katledilen gazeteciler Gauri Lankesh ve Halla Barakat'ı da anarken, açıklamasının sonunda şöyle dedi:

"Basın özgürlüğünden bir santim olsun vazgeçmeyeceğiz. Biz gazeteciyiz. Gazetecilik suç değildir ve gazetecilik yapmaya devam ediyoruz. Sloganımızı her defasında tekrarlıyoruz: Gelin, gazetecileri zindandan çıkaralım ki, biz gazetecilerle beraber Türkiye de özgürleşsin."