HDP'ye karşı KDP-AKP ortak hareket ediyor

HDP Güney Kürdistan Temsilcisi Abit İke, KDP'nin Güney Kürdistan'da partilerine yönelik saldırılarının AKP'nin saldırıları ile paralel geliştiğini, iki partinin birlikte hareket ettiğini, söyledi.

Kuzey Kürdistan ve Türkiye'den çeşitli nedenlerle Güney Kürdistan'a göç etmek zorunla kalan Kürtlere yönelik son zamanlarda Kürdistan Demokrat Partisi  (KDP) tarafından uygulanan baskı politikalarına ilişkin ANF'ye konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Güney Kürdistan Temsilcisi Abit İke, KDP'nin baskılarının AKP'nin baskılarıyla paralel geliştiğini söyledi.

KDP tarafından özellikle Hewlêr, Duhok ve Zaxo hattında Kuzey Kürdistanlıların gözaltına alınması, baskı yapılması ve bu kentlerden çıkarılmalarının son zamanlarda arttığını söyleyen İke, bu politikaları kabul etmediklerin kaydetti.

'MESUD BARZANİ'YE DE İLETİLDİ'

Yaşanan sorunların çözümü için daha önce birçok kez KDP ile görüştüklerini dile getiren İke, sonuç alamadıklarını söyledi. İke, "Kuzey Kürdistanlılara yönelik baskıların nasıl sonlandırılabileceği, sorun varsa nasıl çözüm bulunabileceğine ilişkin daha önce hem temsilcilik olarak, hem de genel başkanlığımızı temsilen gelen heyetimiz olarak defalarca KDP ile görüştük. Eskiden beri Kuzey Kürdistan'da ceza alıp gelen ya da iş bulmak amacıyla Güney'e gelenlere yönelik bir baskı vardı. Ama son zamanlarda bu baskı daha da arttırıldı. Bu konuyu bizzat Sayın Mesûd Barzani'ye de ilettik. Yaptığımız görüşmelerden bir sonuç alamadık" dedi.

TALİMATI KİM VERİYOR?

Başta HDP'liler olmak üzere Güney Kürdistan'da bulunan Kuzey Kürdistanlılara yönelik baskıların arttığına dikkat çeken İke, şunları söyledi: "Geçtiğimiz aylarda bizim aracımıza el konuldu. Tepki gelince geri adım atıldı ve asayişin yaptığı bir iş dediler. Yine üyelerimize yönelik baskılarda asayişin kendi kararı deniliyordu. Ancak biz, asayişin hükümetten gelen bir talimat olmadığı sürece böyle bir şey yapmayacağını söyledik. Yani asayiş hangi yetkiyle üyelerimizi ifadeye çağırıyor, baskı uyguluyor, kağıtlar imzalatıyor ya da oturma izinlerini (ikamelerini) iptal edip Hewlêr'den çıkarıyor. Eğer asayiş bunu kendi başına yapabiliyorsa o zaman hükümet nerede?"

'DİYALOG VE İLETİŞİM KAPILARI KAPANDI'

İke, daha önce yaşanan sorunların çözümü için diyalog kapılarının açık olduğunu, ancak son zamanlarda bu kapıların da kapatıldığını belirterek, "Bu durumları, son olarak da KDP Dışilişkilerine ilettik. Ama değişen bir şey olmadı. Eskiden bu tür sorunlar yaşandığında görüşmeler gerçekleştiriyorduk ve sorunu çözmeye çalışıyorduk. Ama artık son aylarda KDP sorumluları telefonlarımıza da yanıt vermemeye başladılar. Bütün diyalog ve iletişim kapıları kapanınca bizler de bunu basın yoluyla anlatma yoluna gittik. Böyle bir açıklama yapmak zorunda kaldık" diye belirtti.

'HDP İLE İLİŞKİNİZİ KESİN' İMZASI!

Asayişe çağrılan üyelerine HDP ile ilişkilerini kesmeleri yönünde kağıtlar imzalatıldığını söyleyen İke, "Bizim yaptığımız açıklamaya Hewlêr Asayişi karşı açıklama ile yanıt veriyor. Ama bizim muhatabımız onlar değil ki. Asayişe talimat veriliyor, onlar da görevini yapıyor. Bizim muhatabımız talimatı verenlerdir. Asayişe genelge gönderilmiş. Bu genelgede Kuzey Kürdistan Kürtlerinin HDP'ye gitmemesi, herhangi bir etkinliklerine katılmaması gerektiği yazıyor. Asayişe çağrılan üyelerimize bu genelge okutularak zorla imzalatılıyor. Biz bunu kesinlikle reddediyoruz" dedi.

PARALEL SALDIRILAR

İke, partilerine yönelik mevcut baskıların 3 Mart'ta Şengal'e yapılan saldırılarla iyice arttığına dikkat çekerek, AKP ile KDP'nin baskılarının paralel geliştiğini kaydetti. İke, "Son aylardaki saldırılar, özellikle Şengal'e yönelik 3 Mart saldırılarıyla başladı. Bu saldırıyı protesto etmek için yapılan eyleme katılan üyelerimizden bazılar gözaltına alındı. Bir arkadaşımız hala gözaltında. KDP'nin buradaki baskıları, AKP'nin Kuzey Kürdistan ve Türkiye'deki baskılarına paralel olarak gelişiyor" değerlendirmesini yaptı.

'BU POLİTİKALARA PRİM VERİLMEMELİ'

Güney Kürdistan halkına bu politikalara prim vermemeleri çağrısı yapan HDP Güney Kürdistan Temsilcisi Abit İke, şunları dile getirdi: "Bizler Türkiye'deki üçüncü büyük partiyiz. Bunun yanında Kürdistan'ın dört parçasında da en büyük siyasi partiyiz. Bizler Kürdistan'ın her parçasındaki siyasi partilere saygı duyuyoruz. Ama aynı saygıyı partimize ve üyelerimize de göstermelerini bekliyoruz. Başta Güney Kürdistan halkı olmak üzere tüm Kürdistan halkının da bu politikalara karşı duyarlı olmaları gerektiğini belirtiyoruz."