Kemalbay: Kürtlerin birliği şart

HDP Eşbaşkanı Serpil Kemalbay, "Bölgede haritalar yeniden çiziliyor, böyle bir süreçte Kürtlerin kendi iç birliği şarttır” dedi.

Celal Talabani’nin cenaze törenine katılmak için Süleymaniye’de bulunan HDP Eşbaşkanı Serpil Kemalbay, cenaze töreninde karşılaştığı tablo, bölgedeki çatışmalı durum ve Kürtlerin ulusal birliğinin yapacağı etkiler konusunda, ANF’ye konuştu.

Bölgede birbirini takip eden uzun yıllara yayılan çatışmalı duruma dikkat çekerek, bundan ötürü bir insani krizin de yaşandığını kaydeden Kemalbay, savaş ve çatışmaların çok olağanüstü sonuçlarının da artık barışı dayattığını söyledi. Kemalbay, şöyle devam etti: "Ortadoğu’da yeni haritaların çizildiği bir dönemden geçiyoruz. Bu yüz yılın başındaki sınırların sorgulandığı bir dönem ve bu mücadele içerisinde Kürt Özgürlük Hareketi şimdiye kadar ulusal ve tarihsel hakları açısından güneşin altındaki yerini istiyor. Bunu yaparken halkların birlikte yaşayabilmesi, barış içerisinde yeni bir yaşamın kurulabilmesi için de büyük riskler ve olanaklar bir arada bulunuyor. Yani çatışmalar ne kadar fazla olursa olsun aslında buradan devrimci bir çıkış yapmak, halkların birlikte yeni bir yaşam inşa edebilmesinin, sömürünün ve büyük güçlerin baskısından kurtulabilmesinin yollarını da el birliğiyle açmasının da şartları fazlasıyla var.”

BÖLGE YENİDEN ŞEKİLLENİYOR

Rojava’daki devrim ve onun inşa etmeye çalıştığı sömürüsüz sistemin bölge halkları için umut olduğunu, çünkü burada çeşitli aidiyetlerden, farklı kimliklerden, inançlardan halkların de birlikte yaşamasının mümkün olabileceğine dair bir model inşa edildiğini vurgulayan Kemalbay, "Bu modelin aslında bütün coğrafyaya da örnek olması gerekiyor. Bu etkilerle bölge şekilleniyor. Aslında bir tarafta bildiğimiz klasik güçlerin iktidar savaşları sürerken, bir taraftan da halkların kendi hakları için yürüttükleri savaş ve çatışma ortamı var” dedi. 

ULUSAL BİRLİK ZORUNLU

Kürt meselesinin boyutlarına ve sömürge statüsüne işaret eden Kemalbay, Kürtlerin ulusal birliğinin önemini vurguladı. "Zaten Sayın Celal Talabani’nin de bu konuda rol üstlendiğini, ulusal birlikten yana bir tutum içinde olduğunu gözlemledik bugüne kadar. O açıdan aslında Talabani’nin vefatı, bu anlamda da önemli bir kayıptır. Dört parçanın birlikte olması, bölgede halkların birlikte yaşayabilmesi için de bir umut kaynağı olacaktır. Buraya güç veren her siyasi yaklaşım aslında bölge halkına, bölge halkının kurtuluşuna, bölge halkının özgür yaşamının inşasına da katkı sunacaktır diye düşünüyorum” diye konuştu.

Mam Celal’ın cenaze töreninde çatışan, sahada birbirinin karşısında olan güçleri neredeyse bir araya geldiklerini gözlemlediğini dile getiren Kemalbay, “Dileyelim ki bu yan yana geliş, ulusal birliğe ve barışa hizmet eden bir yan yana geliş olur. Böyle bir sonuca evirilmesi için elbette ki bütün siyasi aktörlerin çaba harcaması gerekiyor. Bölgedeki emperyalist paylaşım savaşlarının da sonlanması, vesayet savaşının ortadan kalkması, sonuçlanabilmesi aslında halkların burada el ele vermesiyle mümkün olabilir” diye konuştu.

AMALI, FAKATLI YAKLAŞIM OLMAZ

Güney Kürdistan’da 25 Eylül’de gerçekleştirilen referandumu destekleyen tavırlarını hatırlatan Kemalbay şöyle konuştu: “Amalı, fakatlı bir referandum yaklaşımımız olamaz. Hakların bağımsızlığı için ama ve fakat diyemeyiz. Evet hakkıdır Kürt halkının ve buna gidilmelidir. Elbette demokratik mekanizmaların, süreçlerin işlemesi ve bütün toplumsal kesimlerin, demokratik ilkeler çerçevesinde katılımını, şeffaflığı da savunacağız. Referandumdan sonra dört parça Kürdistan üzerinde hegemonya kuran Suriye’den Irak’a, Türkiye’den İran’a kadar hemen el ele verdiler. Bunlara karşı ortak hareket etmek kaçınılmaz bir durumdur. Bütün parçalardaki Kürt siyasi aktörleri, ulusal birlik anlayışı içerisinde kendilerinin karşısındaki bu güçler önünde bir arada durabilmeleri gerekir. Bu açıdan başlayan ulusal birlik çalışmalarının en kısa sürede bir kongre ile sonuçlandırılması gerekir.”