Ömrü dolan barajlar: Yüz milyonlarca insanın hayatı tehdit altında

20’nci yüzyılda elektrik üretimi ve su kaynaklarının iyi değerlendirilmesi için inşa edilen on binlerce baraj, giderek yüz milyonlarca kişi için ciddi bir tehlike haline dönüşüyor.

Bir yandan küresel ısınmanın neden olduğu aşırı yağışlar gibi iklimsel olaylar diğer yandan aradan geçen on yıllarla birlikte ömürlerini doldurmaları nedeniyle barajlar artık insanlık için önemli bir tehdit olmuş durumda.

EN AZ 45 BİN BARAJ VAR

En eskisinin günümüzden 6 bin yıl önce Ortadoğu’da inşa edildiği bilinen barajların sayısı günümüzde artık on binlerle ifade ediliyor. Planetoscope sitesinin verilerine göre, dünyada büyük hidroelektrik su barajlarının sayısı 45 bin civarında. Bu rakama su toplama amaçlı küçük bentli barajlar dahil değil ve genellikle yüksekliği en az 15 metre olanlar buna dahil ediliyor.

REKOR ÇİN’DE

Planetoscope verilerinde, barajların büyük çoğunluğunun Çin ve Hindistan’da olduğuna dikkat çekilirken, Çin yüzde 46’lık payla ilk sırada geliyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) dünyadaki tüm dev barajların yüzde 14’üne, Hindistan ise yüzde 9’una sahip. Ayrıca dünyada günde ortalama iki yeni barajın açıldığına ve sadece 1 Ocak’tan bu yana 200’ü aşkın barajın açılışının yapıldığına işaret ediliyor.

271 MİLYON HEKTAR ALAN SULANIYOR

Elektrik üretiminin ve akarsulardaki taşmaların önlenmesi için 20’nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren yaygınlaşan barajların yarısına yakını ise sadece sulama amaçlı inşa edilmiş. Günümüzde var olan barajlar sayesinde sulanan toprakların 271 milyon hektar olduğu tahmin ediliyor.

1950’DE SADECE 500 TANE VARDI; 19 BİNİ EN AZ 50 YILLIK

Baraj inşaatlarının hızla artmaya başladığı 1950’lerin başında tüm dünyadaki büyük barajların sayısı 500 kadar iken, bugün sadece belirli bir boyutun üstündekilerin sayısının on binlerle ifade edilmesi dikkat çekiyor. Üstelik de yüksekliği 15 metrenin üzerinde olan ve en az 50 yaşında olan barajların sayısı ise 19 bin olarak tahmin ediliyor.

HER GEÇEN GÜN DAHA BÜYÜK BİR TEHDİT OLUŞTURUYORLAR

20’nci yüzyılda klasik kalkınma anlayışının ürünü olan sulama veya hidroelektrik barajları, artık birçok Avrupa ülkesinde terk edilmek üzere. Binlerce barajın olduğu ABD’de de son on yıllarda bazı çok eski barajlar yıkılarak, olası felaketlerin önünün alınması amaçlanıyordu.

Ortalama güvenli ömürleri 50 ila 60 yılı geçmeyen barajların önemli bir kısmının bu süreleri çoktan aşmış olmaları endişenin kaynağını oluşturuyor. Büyük Britanya ve Japonya’da yaşları 100’ün üzerinde olan birer baraj dahi var. ABD’de ise barajların ortalama 65 yıllık olduğu bilinen bir diğer gerçek.

Ancak büyük tehdit oluşturan barajların çoğu gelişmekte veya yükselmekte olan ülkelerde. Örneğin Zambiya ve Zimbabwe arasındaki Kariba Barajı 1959 yılında tamamlanmıştı. 128 metre yüksekliğindeki barajda 2015 yılında yapılan incelemelerde barajın vanalarından akan suyun nehir yatağında 79 metre derinliğinde bir delik oluşumuna yol açtığı ve bunun ise barajın duvarlarında çatlaklara yol açtığı tespit edilmişti. Bu barajın tek başına akarsu yönünde yaşayan yüzbinlerce kişinin yaşamını tehdit ettiği biliniyor.

Barajların hem sayı olarak hem de inşa süresi olarak en önemli tehdit olduğu ülkeler ise yine Çin ve Hindistan. 24 bin kadar büyük barajın bulunduğu Çin’de Kültür Devrimi’nin ürünü olan barajların yeterince bakımının yapılmadığı biliniyor.

EN BÜYÜK FELAKET 1500 YIL ÖNCE YAŞANDI

2011 yılında yapılan kapsamlı incelemeler sonucunda ülkedeki barajların üçte birinin ‘yüksek oranda yapısal eskime ve uygun bakım eksikliği riski’ taşıdığı tespit edilmişti. Hindistan’da ise en az 600’ü 50 yıldan daha eski olan barajların küresel ısınmanın da etkisiyle Himalayalar’da buzul erimeleri veya aşırı yağışlar nedeniyle yıkılmaları önemli bir tehlike oluşturuyor. Ülkede 1979’da Machchhu Barajı’nın çözülmesi sonucu 25 bin kişi hayatını kaybetmişti.

Çin’de 1954’te inşa edilmesinin ardından sadece 20 yıl geçtikten sonra 1974’te yıkılan Bangiao Barajı, resmi verilere göre 25 bin, kimi kaynaklara göre ise 240 bine yakın kişinin hayatını kaybetmesine neden olmuştu. Tarihte bilinen en eski ve büyük baraj felaketi ise 516 yılında yine Çin’de yaşanmıştı. Askeri amaçlarla yapılan Fushan Barajı’nın inşasından hemen sonra yıkılması ardından 10 bini aşkın kişi sulara kapılarak ölmüştü.

Barajların oluşturduğu tehlikenin kolay kolay aşılamayacağı da biliniyor. Zira birçoğunun berisinde yüzlerce ve hatta binlerce kilometrekarelik göller oluşmuş durumda. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde barajların nasıl devre dışı bırakılarak yüz milyonlarca kişi için tehdit olmaktan çıkarılacağı ise henüz tam olarak cevap bulunabilmiş bir soru olarak duruyor.