Aragon Eyaleti Parlamentosu’nda İmralı için toplantı

İspanya’nın Aragon Eyaleti Parlamentosu’nda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik 25 yıllık mutlak tecrit konuşulurken, sorunun uluslararası bir sorun olduğu belirtilerek, duyarlılık ve sorumluluk çağrısı yapıldı.

İSPANYA'DA İMRALI TECRİDİ TOPLANTISI

İspanya’nın Aragon Eyaleti Parlamentosu Yurttaş Görüşleri ve İnsan Hakları Komisyonu, Kurdistan Ulusal Kongresi (KNK) temsilcisi ile bir toplantı gerçekleştirdi.

Toplantı, komisyonun Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan konusunu ele almasını talep eden çeşitli sivil toplum kuruluşlarının sunduğu dilekçeye yanıt olarak yapıldı.

Komisyon Başkanı’nın açılış konuşması ardından ilk sözü, Aragon İşçi Sendikaları Örgütü (OSTA) Uluslararası İlişkiler Ulusal Sekreteri Pedro Lobera aldı. Lobera, OSTA'nın  yanı sıra Aragon ve La Rioja Genel İşçi Konfederasyonu (CGT), Aragon İşçi Sendikası (SOA), Aragon Eyaleti Üniter İşçi Kolektifi (CUT), (EA) Chunta Aragonesista (CHA), Aragon Antikapitalistleri, Alazetal Derneği, Zaragoza Kurdistan Destek Kolektifi'ni temsilen konuştu. 

İMRALI TECRİT SİSTEMİ VE ÖZGÜRLÜK HAMLESİ HAKKINDA BİLGİ VERİLDİ

Lobera, “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm” hamlesinin tüm dünyada 70'ten fazla şehirde eşzamanlı yapılan basın toplantılarıyla start aldığını, sonrasında ise tanınmış birçok şahsiyetle birlikte Brüksel Parlamentosu’nda farklı bir tartışma düzeyine ulaştığını, yüz binlerin Almanya’da 25 yıl esaret koşullarında tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için meydanlara çıktığını ve yaşanan insanlık dışı işkencenin duyurulması için çeşitli görüşmeler ve çalıştaylar düzenlendiğini hatırlattı.

Kurumların, sorumluluklarına devam etmek için dayanışmayı devam ettireceğini vurgulayan Pedro Lobera’nın ardından Kurdistan Ulusal Kongresi (KNK) Temsilcisi Özlem Tanrıkulu, Abdullah Öcalan ve Kürt halkına uygulanan faşizmi anlattı. 25 yılı aşkın bir süredir mutlak tecrit altında tutulan Abdullah Öcalan’a yaşatılanların hiçbir insan hakları normlarına uymadığını belirten Özlem Tanrıkulu, Abdullah Öcalan’ın  1993'ten bu yana Kürt sorununu demokratik yollarla çözmek için çalıştığını ve her zaman diyalog ve müzakereyi tercih ettiğini ancak Türk hükümetlerinin çıplak faşizm politikalarında ısrar ettiğini dile getirdi. Abdullah Öcalan’ın on beş yıl içerisinde sadece beş aile ziyareti ve iki telefon görüşmesi yapabildiğini belirten Özlem Tanrıkulu, “Tecrit içinde tecride maruz kalıyor. Bu işkencedir” dedi.

2023 yılında İmralı soykırım sistemine karşı kampanyalar, grevler, gösteriler ve atölye çalışmaları yapıldığını hatırlatan Özlem Tanrıkulu, salonda bulunan milletvekillerini,"CPT'ye Abdullah Öcalan’la konuşmak ve sağlığını kontrol etmek üzere İmralı adasına acilen bir heyet gönderilmesini talep eden mektubu imzalamaya davet etti.

Ardından parti sözcülerine söz hakkı verildi.

‘TARİHSEL BİR ADALETSİZLİK’

Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit karşısında üzüntülerini dile getiren PAR Aragonese Sözcüsü Alberto Izquierdo, insan haklarını savunmaya hazır olduklarını söyledi. Izquierdo, “Cezaevinde kim olursa olsun ailesiyle görüşme hakkı vardır ama siz 25 yıllık tecritten ve son 3 yıldır da hiçbir yaşam belirtisinin bile olmadığını belirtiyorsunuz. Bu tabii ki kabul edilemez” dedi.

Aragón-Teruel Exist'ten Tomás Guitarte, bu durumun İspanya'da bilinmeyen, hem ruhi hem de fiziki uzak olan bir gerçeklik olduğunu dile getirirken, sorunun, bir çözüm bulunması gereken son derece karmaşık bir tarihsel adaletsizlik olduğunu; çözümün ise demokratik konfederalizm ekseninde gerçekleşebileceğini ifade etti.

Chunta Partisi Sözcüsü Isabel Lasobras, Kürt sorununa tam destek verdiklerini, Öcalan'a özgürlük talep eden kampanyaya katıldıklarını vurgularken, Abdullah Öcalan’ın tutulduğu tecrit koşullarına karşı uluslararası topluma duyarlılık ve sorumluluk çağrısında bulundu. 

Sergio Ortiz (PSOE), Kürt halkının, Aragon Parlamentosu'nun desteğini de içeren sağlam bir uluslararası desteğe ihtiyacı olduğunu söyledi.

Partido Popular temsilcisi José Antonio Lagüéns ise durumu "vahşet ve siyasi baskı" olarak nitelendirirken bu baskı politikalarıyla Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine uygun olmadığı değerlendirmesinde bulundu.

VOX Sözcüsü Maria Carmen Rouco da "Bu uluslararası bir sorundur ve Kürt halkının her zaman emrine hazırız” dedi ancak konunun Meclis’in yetkilerini aşan bir sorun olduğunu belirtti.

CPT’YE MEKTUP

Toplantı sonrası PAR Aragon Partisi Karma Gruptan Alberto Izquierdo, Teruel Existe Partisi'nden Tomas Guitarte, Chunta CHA Partisi Sözcüsü Isabel Lasobras, Partido Popular sözcüsü Jose Antoni Lagüens, Més Partisinden İspanya Temsilciler Meclisi Üyesi Vicenç Vidal CPT’ye yazılan mektubu imzaladı.