TJA: En temel yaşam hakkı bile ranta kurban edildi
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad -TJA), bebek katliamı ile suçlanan “Yenidoğan Çetesi” ve sağlık sistemindeki sorunlara en temel yaşam hakkının bile ranta kurban edildiğini belirtti.
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad -TJA), bebek katliamı ile suçlanan “Yenidoğan Çetesi” ve sağlık sistemindeki sorunlara en temel yaşam hakkının bile ranta kurban edildiğini belirtti.
Yazılı bir açıklama yapan TJA, “En temel yaşam hakkını bile ranta kurban eden ve buna karşı adeta Toplumu refleksiz bırakan, yaşanan her cinayeti, istismarı, yozlaşmayı sıradanlaştıran, çete devlet anlayışı hala iktidarda kalmaya devam etmektedir. Yaşanan bu olayın hakkaniyetle araştırılsa arkasında bu anlayışın koruduğu çeteler çıkacaktır” dedi.
Eğitim, sağlık, ekonomi ve bilim kurumlarının bu kazanç arzusuna göre dizayn edildiğini belirten TJA, “Özel okullar, özel hastaneler ya da üniversiteler, Kapitalist Modernite politikalarını yürütebilmenin mekanizmalarıdır. Onlar için kadın da bebek de bu mekanizmaların hammaddeleridir” diye ekledi.
Açıklamada, “Yenidoğan çetesi olayı, sağlık sisteminin çarpıklığının geldiği noktayı göstermiş olup şimdiye kadarki çözümlemelerimizin ve yürüttüğümüz mücadele zemininin haklılığını bir kere daha ortaya koymuştur. Sağlığın piyasalaşması, Türkiye özgünlüğünde sağlıkta dönüşüm projesi toplum sağlığını esas almamakla birlikte sağlıklı olana da zarar vermektedir. Sınıf çıkarı endeksli çetelerin oluşmasına fırsat tanıyan bu sistem sağlıksızlık doğurmaktadır. Sağlıksızlık yaratan kök nedenlerin çözülmesi ile toplum sağlığına kavuşabilir” diye belirtildi.
“TJA olarak, da başından beri eşit, ulaşılabilir, ücretsiz, nitelikli ve anadilinde bir sağlık sisteminin inşası temel mücadele alanımız olmuştur” denilen açıklamada, “Kadın bedeni, doğurma-doğurmama iradesi ve doğanın yaşayacakları erkek egemenliğinin çetelerine, mafyalarına ya da merkezi kararlarına teslim edilemez” vurgusunda bulunuldu.
Açıklama şu ifadelerle son buldu: “Demokratik siyaset içerisinde kadın öznelliğinin sağlanabilmesi, kadınların bedensel, ruhsal, düşünsel sağlığıyla mümkündür. Yenidoğan çetesi gibi yapılara karşı sürdüreceğimiz mücadele de ahlaki ölçülere dayanan sağlık anlayışının ve bu değerleri taşıyan toplumun örgütlendirilmesi iddiamızın bir parçası olarak görülmelidir. Bu kapsamda Kapitalist Modernitenin kadın bedenine ve varoluşuna karşı sürdürdüğü kadın kırımının, toplum kırımı olarak işletildiğini gören bir yerden, Yenidoğan çetesi ve benzer diğer yapılara karşı bütün bileşenlerimizi ve toplumu duyarlı olmaya ve karşı durmaya davet ediyoruz.”