İran devletine karşı sistematik ve keyfi bir suçlama olan “isyanla” suçlanan Doğu Kürdistan Özgür Kadınlar Topluluğu (KJAR) üyesi Werîşe Muradî, 14 ayı aşkın bir süredir Evin Cezaevi’nde tutsak durumda. 

Werîşe Muradî, 1 Ağustos 2023’te Sine’de “Devrim Muhafızları” tarafından kaçırılarak iki haftalık gözaltı süresinin ardından tutuklanmıştı. Evin Hapishanesine gönderilen Werîşe Muradî, idamla yargılanıyor.

Doğu Kürdistan İnsan Hakları Ağı, Werîşe Muradî'nin sağlık durumu hakkında bir rapor yayımlayarak, doktorların muayene ve serum önerilerini reddettiğini belirtti. Rapor, Werîşe Muradî'nin direnişinin sağlık açısından riskli bir noktaya geldiğine dikkat çekiyor. 

Werîşe Muradî, açlık grevine başladıktan kısa bir süre sonra Zaman Radyosu’na gönderdiği bir mektupta, eyleminin kişisel taleplerle değil, özgürlük ve adalet arayışıyla ilgili olduğunu belirtti. 

Mektubunda, “İdam Cezasına Karşı Dünya Günü’nde açlık grevine başlama kararı aldım. Amacım, özgürlük savunucularına yapılan zulme dikkat çekmek. Her gün siyasi İslam maskesi altında gerçekleştirilen idam ve infazlara karşı duruyoruz. Savaşların toplumsal meseleleri gölgelemesine izin vermeyin. Açlık grevim, infazlara karşı yürütülen uluslararası kampanyalara ve çalışmalara ses vermek içindir,” ifadelerine yer verdi.

Doğu Kürdistan Özgür Kadınlar Topluluğu (KJAR), Werîşe Muradî'nin eylemine ilişkin açıklama yaparak, “Yoldaşımız Werîşe Muradî, toplumun ve özellikle İran İslam rejiminin baskılarına direnen kadınların sesidir. Tüm özgürlük savunucularını ve uluslararası toplumu, bu direnişin yanında yer almaya ve Werîşe Muradî'ye destek olmaya çağırıyoruz. İran İslam rejiminin ülke dışındaki suçlarının örtbas edilmesine izin vermeyin,” ifadelerine yer verdi. 

KJAR, Werîşe Muradî’nin eyleminin sadece onun değil, İran'da ve Doğu Kürdistan'da özgürlük ve adalet arayışında olan tüm kadınların sesi olduğunu vurguladı.