Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Genel Merkezi, Roboski Katliamı'nın yıl dönümü vesilesiyle bugün yazılı bir açıklamada bulundu.

DBP, 5 yıl önce TSK'ye ait savaş uçakları aracılığıyla Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyünde 34 kişinin bombalanarak katledildiğine dikkati çekerek, "Mahkeme sürecinde ortaya çıktığı gibi katliam, emir-komuta ilişkisi ve iletişimi içinde gerçekleşti. Bombalama devlet üst mercilerinin oluru ve onayı üzerinde gerçekleşti. Böyle olduğu için failler ceza alma yerine devlet tarafında ödüllendirildiler. Adalet peşinde koşan Roboskili aileler ise sürekli baskı, soruşturma, gözaltı ve hapse maruz kaldı" dedi.

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

"Roboski, devletin Kürt halkına yönelik kıyıcı zihniyet ve uygulamasının kendini en bariz ve en görünür biçimde güncelleştirme örneği oldu. Katliam kamuoyunda Oslo görüşmeleri olarak bilinen çatışmasızlık sürecinde gerçekleşti. Bugün daha iyi anlaşılıyor ki, devlet ve AKP iktidarı her ne kadar Kürt sorununu barışçıl ve demokratik biçimde çözme görüntüsünü vermiş olsa da bunun sahici ve içten kabullendiği bir politika olmadığı bugünden bakıldığında daha iyi anlaşılmakta, iktidarın ve devletin bağrında ve konseptinde Kürt sorununa yaklaşımın esasta Roboski uygulaması olduğu anlaşılıyor. Bundan dolaydır ki, Roboski failleri ceza yerine ödül aldılar; katliama uğrayanlar, mağdur olanlar sürekli baskıya, hakarete maruz kaldılar. Katliamı yapanlar korundular; itibar ve ödül sahibi oldular. İktidar, kamuoyunun faillerinin cezalandırılması, adaletin yerini bulması yönündeki ısrarlı çabalarını boşa çıkarmak için elinden geleni yapmada bir millim geri kalmadı.

Roboski Katliamı öncesi ve sonrasındaki süreçte iktidarın katliama yaklaşımı Kürt halkında ve Kürt siyasetinde büyük bir güven bunalımına yol açtı. Katliam üzerinde başlatılan soruşturmada, gerçeği ortaya çıkarma ve failleri cezalandırma yerine üstünü örtme ve faillere dokunmama durumuna gidildi.  Bugün Kürt sorununda en kıyıcı ve en karanlık uygulamanın adeta bir ön adımı, bir başlangıç noktası olarak iktidarın ve devletin bağrında ve bilinçaltında kendini dışa vurdu. Roboski tarzının sistematik ve stratejik uygulaması ise Nisan 2016'dan bu yana en bariz biçimde icra edilmekte olup artık birden fazla Roboskiler yaşanmakta ve yaşatılmaktadır."

'DUYARLILIK VE SÜREKLİ EYLEM GEREKİYOR'

DBP, Erdoğan rejimine karşı olan herkesin katliamlara karşı kararlı ve sürekli eylem içinde olması gerektiğini belirterek, şunları da kaydetti: "Roboski Katliamı'nın önüne geçilseydi Cizre'de katliam yaşanmayacaktı. Devletin katliamcı zihniyetine karşı direnmek ve mücadeleyi yükseltmek gerekmektedir. Bir kez daha Roboski Katliamı'nda yaşamını yitiren insanlarımızın anıları önünde saygıyla eğiliyor; mücadeleyi, direnişi büyüterek faşist rejimden hesap soracağımızın sözünü yineliyoruz."