DİZİ II

‘Failler değil Roboskili aileler yargılandı’

Türk ordusuna ait savaş uçaklarının Roboski’de 34 kişiyi bombalayarak katletmesinin üzerinden beş yıl geçti. 28 Aralık 2011 günü yaşanan katliamdan bu yana sorumlular hala cezalandırılmadığı gibi iç hukuk yolları da tükendi.

Katliamda kardeşini kaybeden, Roboski Derneği (Roboski-Der) Başkanı Veli Encü, aradan geçen 5 yılı ve verdikleri adalet mücadelesini ANF’ye anlattı.

Roboskililer için, 28.11.20011 tarihinin kıyamet gibi bir gün olduğuna dikkat çeken Veli Encü, sınır ticaretinin gündüz ve alenen bir şekilde yapıldığını, bölgedeki karakollarında bu durumdan haberdar olduklarını belirterek, şunları söyledi: “Gündüz, açık bir şekilde sınır ticaretine gitmişti akrabalarımız. Devletin savaş uçaklarıyla bombalanan, 17’si çocuk 34 kişi katledildi. 4 kişi sağ kurtuldu.”

‘FAİLLERE DEĞİL BİZE DAVALAR AÇILDI’

O günden sonra adli ve idari soruşturmaların hiçbir yere varamadığını ifade eden Encü, faillerin hukuk eliyle aklandığını belirterek, “Biz Roboskili aileler olarak devletten sadece adalet talep ettik. Maalesef bu talebimiz karşılık bulmadığı gibi, katliamdan sonrada devletin tehdit ve baskılarına maruz kaldık. Bizler adalet mücadelesi yürütüyoruz diye, faillerden hesap sorulmasını istiyoruz diye baskı ve saldırılarla karşılaştık. Her hafta Roboski mezarlığında adalet nöbetleri gerçekleştirdik. Devlet bunlardan çok rahatsızdı. Mezarlık ziyaretlerimiz engellenmeye çalışıldı. OHAL ile birlikte bu baskılara daha da arttı; ama bunlardan yılmadık ve adalet mücadelemize devam ettik.”

‘HALA BİZ YARGILANIYORUZ’

Roboski Katliamının 500. gününde bombalanan alana karanfil bıraktıkları için, anmaya katılan herkese 3 bin TL idari para cezası kesildiğini kaydeden Encü, bunlar gibi birçok soruşturmayla karşı karşıya olduklarını ekleyerek, şöyle devam etti: “Defalarca ifadeye çağrıldık. Mahkemelerde bizler yargılandık. Burada bizler Roboski katliamının faillerinin yargılanmasını beklerken bu beş yıllık süreçte bizler yargılandık. Katliamda yakınlarını kaybedenlerden defalarca gözaltına alınanlar oldu.”

‘VERİLEN SÖZLER TUTULMADI’

Encü, katliam sonrası kurulan araştırma komisyonlarında verilen sözlerden hiçbirinin tutulmadığına dikkat çekti. Katillerin her zaman korunduğuna kaydeden Encü, “Araştırma komisyonunun hazırladığı raporu; utanç raporu olarak görüyoruz. Yaşamını yitirenleri suçlu gösteren raporlar hazırlanmıştı. Meclis’te diğer parti ve STK’larla görüştük. Hükümet yetkilileriyle de bir araya geldik, dönemin Başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan ile de görüştük. Bütün görüşmeler katliamı meşrulaştırma ve üzerini örtmeye dönük oldu. Buna ‘katliam denilemez, devlet üzerine düşeni yapmıştır’ denildi. Beş yıl içinde AKP’liler ile yaptığımız her toplantı katliamın üzerine örtmeye dönük oldu. Başbakan ile yaptığımız toplantı da katliamın sorumlularının yargılanmasını istedik. Bunun bir kaza olmadığını ve planlı ve bilinçli yapıldığını aktardık. ‘Üzerine düşen ne varsa yapacağını’ söyledi Erdoğan ama verilen sözler tutulmadı.”

‘İÇ HUKUK YOLLARI TÜKENDİ DAVA AİHM’DE’

Roboski Katliamının siyasi sorumlusunun AKP Hükümeti olduğuna vurgu yapan Encü, asıl faillerle birlikte dönemin idari kadrosunun da yargılanması gerektiğini belirterek, “Hukuksal mücadelemize davam ediyoruz. Anayasa Mahkemesi’ne başvurumuz evrak eksikliği gerekçesiyle reddedildi. Katliamın arkasındaki kişiler devletin en üstündeki kişilerdir. ‘Sorumluların yargılanmazsa bu katliamın üzerinize kalır’ diye Tayyip Erdoğan’a söyledik. Katliamın siyasi sorumlusu; AKP’dir. Adil bir yargılama yapılmadığı için sorumlu onlardır. Soruşturmayı yürütenlerin takipsizlik kararı vermesi; bu işin ucu AKP’ye dokunuyor demektir. Takipsizlik kararının verileceğini davanın askeri mahkemeye gönderilmesinden anlamıştık. Adalete olan inancımız kalmadı. Şu an dava AHİM’de, oradan çıkacak sonucu bekliyoruz” ifadelerine yer verdi.

‘NE DÜĞÜN NE DE BAYRAM YAŞANIYOR KÖYDE’

Encü, katliamdan sonra köylerdeki sosyal yaşamın tamamen bittiğini kaydederek, faillerin beş yıldır bir türlü yargılanmamasının acıları daha da derinleştirdiğine vurgu yaparak, şunları ifade etti: “Öğrenim hayatını birçok kişi yarıda bıraktı. Özellikle küçük çocuklar okula gitmemeye başladı. Burada devlete bakış açıları çok değişti. Beş yıldır bayramları yaşayamıyoruz. Tüm zamanımız mezarlıkta geçiyor. Anneler her bayramda öldürülen çocuklarının fotoğrafını alıp, mezarlıkta vakit geçiriyor. Düğünler de artık yapılmıyor. Beş yıldır kadınlar gelinlik dahi giymiyor. Herkes karalara bürünmüş burada. Katliam öncesi yaşanan sevinç ve mutluluk yaşanmıyor. Çocuklar okullarda yapılan bayramlara bile katılmıyorlar. Ciddi travmalar yaşanıyor.”

‘ROBOSKİ MÜZESİ KURMAYA ÇALIŞIYORUZ’

Daha güçlü bir adalet arayışı için verilen mücadelenin daha da bir örgütlü hale gelmesi için Roboski Derneği’ni ( Roboski – Der) kurduklarını belirten Encü, “Travmanın atlatılmasında yararı da oldu. 2013 yılında kurduğumuz dernekle birlikte mücadele daha da örgütlü bir hale geldi. Burada çocuklar için de çalışmalar yapmaya başladık. Birçok atölye kurduk. Roboski halkının mücadelesi daha da örgütlü bir hale geldi. Dernek olarak Roboski Müzesi kurma çalışmalarımız vardı. Bu çalışmayı beraber yürüttüğümüz gençlerin birçoğu Suruç Katliamında yaşamını yitirdi. Daha önce buraya gelip onlarla birlikte proje hazırlamıştı. Müze çalışması şu an durmuş durumda ama ilerleyen dönemde bu çalışmayı mutlaka yapacağız.”

‘KÖYLÜLERE KORUCULUK DAYATILIYOR’

Bölgede tek geçim kaynağının sınır ticareti olduğunu aktaran Encü, bunun engellenerek, köylülere korucu olmalarının dayatıldığını belirtti. Encü, şöyle devam etti: “Burada ilk kez yapılmıyordu bu ticaret. Hemen 15 kilometre ötedeki Irak’ta olan akrabalarımız var. Şu an sınır ticareti tamamen engellendi. 29 Mayıs 2016’daki 2. Roboski Katliamı sonrası korkudan artık kimse sınırı geçemiyor. Aynı yer ve saatte yapıldı bu katliamda. 2 Roboskili genç yaşamını yitirmişti. Sınırda olağan üstü güvenlik önlemi alınmış. Sınır ticareti yapılmayınca göç başlıyor. Mevsimlik işçi olarak gitmeye başladı gençler. Karakollar da var gücüyle korucu olmayı dayatıyor. Hayvancılık veya çiftçilik yapmak için uygun bir alan yok. Ya göç edeceksiniz ya da korucu olacaksınız. Başka bir seçenek bırakılmıyor kimseye.”

‘CEZASIZLIK DİĞER KATİLLERİ DE CESARETLENDİRDİ’

Encü, Roboski katliamı sonrası adalet sağlansaydı, bugün ülkenin yaşanır bir yer olacağını belirterek, şunları aktardı: “Defalarca söyledik. Defalarca seslendik. Roboski Katliamının sorumluları cezalandırılmazsa, ileride yaşanan katliamların önü açılır. Her katliam bir öncekinden cesaret alır. Eğer bu katliamın failleri cezalandırılsaydı, diğer saldırıların önüne geçilirdi. Cizre, Sur ve 10 Ekim katliamlarının önünü bu katliam açtı. Cezasızlık diğer katilleri de cesaretlendirdi. Şimdi saha fazla hesap sorma zamanı. Adalet sağlansaydı ülke şu an yaşanmaz bir yer olmazdı. Roboskili aileler olarak, devlete olan öfkemiz hala devam ediyor. Katilleri korudular çünkü.”

‘ROBOSKİ’DEN BAŞLAYIP TÜM KATLİAMLARIN HESABINI SORALIM’

Bu yıl katliamın 5. yılı olduğunu ve adalet arayışı mücadelesine daha güçlü devam edeceklerini ifade eden Encü, “Baskılar ve açılan davalara rağmen mücadelemiz devam edecek. Hala hakkımızda dava açılıyor. Bütün ailelere dava açılmaya devam ediyor. Beşinci yıl dönümünde tüm vicdan sahibi herkesi Roboski’ye davet ediyoruz. Adalet arayışımız devam edecek, sadece kendimiz için değil bütün katliamların hesabının sorulması için hep birlikte ortak bir mücadeleyi güçlendirelim. Roboski’den başlayıp bütün katliamların hesabını soralım” dedi.